mantar nedir – mantarın bitkilerle tedavisi – mantar tedavisinde kullanılan bitkiler – mantar için bitkisel reçeteler
Deride kızanklık, kaşıntı, halka şeklinde kendinigösteren bir tür deri hastalığıdır. Cildin temiz ve kuru tutulması gerekmektedir. Mantarlar çeşitli olup aynı zamanda bulaşıcıdırlar.
İnsandan insana bulaştığı gibi aynı Zamanda hayvanlardan insanlara da geçen bir hastalıktır. Tedavi edilmediği zaman üzerinde bakteri oluşumu gerçekleşir ve başka sorunlara da neden olabilir.
Bunun için öncelikle doktora gitmek gerekmektedir. Başkalarının özelliklede mantarlı olarak bilinen kişilerin eşyalarını kullanmamakta fayda vardır.
Kullanılan malzemeler:
Kükürt
Su
Vazelin
Hazırlanışı:
Yanm su bardağı vazelin ve yarım çay bardağı kükürt alınarak bir kaba konur. Yeteri kadar su eklenerek merhem kıvamına gelinceye kadar kanştınlır. Bir bez yardımı ile mantarlı bölgeye sürülür.
Kullanılan malzemeler:
Gülhatmi Kökü
Kepek
Su
Hazırlanışı:
Bir çay bardağı gülhatmi kökü ve yarım su bardağı kepek alınarak bir kaba konur. İyice ezilerek toz haline getirilir. Yeteri kadar su eklenerek kaynatılır. Bir bez yardımı ile mantarlı bölgeye sürülür.
Kullanılan malzemeler:
Dulavrat otu
Düğün Çiçeği
Hercai menekşe
Kekik
Kırlangıç otu
Su
Hazırlanışı:
Bütün malzemelerden bir tutam alınarak bir kaba konur. Beş bardak su eklenerek kaynatılır. Soğutulduktan mantarlı yerlere dökülmek suretiyle bu bölgeler yıkanır.
alıntı
HANGİ BİTKİ HANGİ HASTALIĞA İYİ GELİYOR? BÜTÜN İP UÇLARI VE BİLGİLER BU SİTEDE
26 Kasım 2010 Cuma
Öksürüğe Karşı Bitkiler – Öksürüğe Karşı Neler Kullanılır
Ihlamur çiçeklerinin iltihap giderici etkisi olduğunu belirten uzmanlar, öksürüğü yatıştırarak boğazı yumuşatmada ayva ve ıhlamur karışımı çayların etkili olduğunu söylüyor.
Soğuk algınlığı denince ilk akla gelen bitkilerden birinin ıhlamur çiçekleri olduğunu belirten Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, ıhlamur çiçeklerinin “iltihap giderici” etkiye sahip olduğunu söyledi.
Bu etkinin deneysel olarak kanıtlandığını söyleyen Prof. Dr. Erdem Yeşilada, ıhlamur içerisindeki bileşenlerden bazılarının (flavonoit) iltihap giderici ve ağrı kesici etki gösterirken, bazı bileşenlerin (müsilaj) de boğazı yumuşatarak, tahrişi önlediğini ve soğuk algınlığı şikâyetlerini hafiflettiğini belirtti. Prof. Yeşilada, ıhlamurun vücut üzerindeki etkileri konusunda şunları kaydetti:
“Özellikle soğuk algınlığı riskinin arttığı sonbahar ve kış dönemlerinde doğanın bizlere sunduğu bu etkili ve güvenilir silahlardan yararlanmak en akılcı yaklaşım olacaktır. Hiç şüphesiz, öncelikli hedef; hastalığa yakalanmamaktır. Bu konuda bağışıklığı destekleyici bu tip ürünler koruyucu olarak yararlı olabilmektedir. Hastalığa yakalanma durumunda ise bu tip ürünlerden, temel tedavinin yanı sıra şikâyetlerin hafifletilmesinde de yararlanılabilir.”
AYVA VE IHLAMUR BOĞAZI RAHATLATIR
Prof. Dr. Erdem Yeşilada, öksürüğü yatıştırmak ve boğazı yumuşatmak için ıhlamur çiçeği ve ayva tohumunun birlikte kullanılmasını önerdi.
“Ayva meyvesi ve yaprakları da taşıdığı bileşenler nedeniyle öksürüğün giderilmesine yardımcı olmaktadır. Ayva ve ıhlamur karışımından elde edilen çaya şeker yerine bal ilave edilebilir. Böylece öksürük ve soğuk algınlığı belirtileri daha etkili şekilde kontrol altında tutulabilir
Soğuk algınlığı denince ilk akla gelen bitkilerden birinin ıhlamur çiçekleri olduğunu belirten Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, ıhlamur çiçeklerinin “iltihap giderici” etkiye sahip olduğunu söyledi.
Bu etkinin deneysel olarak kanıtlandığını söyleyen Prof. Dr. Erdem Yeşilada, ıhlamur içerisindeki bileşenlerden bazılarının (flavonoit) iltihap giderici ve ağrı kesici etki gösterirken, bazı bileşenlerin (müsilaj) de boğazı yumuşatarak, tahrişi önlediğini ve soğuk algınlığı şikâyetlerini hafiflettiğini belirtti. Prof. Yeşilada, ıhlamurun vücut üzerindeki etkileri konusunda şunları kaydetti:
“Özellikle soğuk algınlığı riskinin arttığı sonbahar ve kış dönemlerinde doğanın bizlere sunduğu bu etkili ve güvenilir silahlardan yararlanmak en akılcı yaklaşım olacaktır. Hiç şüphesiz, öncelikli hedef; hastalığa yakalanmamaktır. Bu konuda bağışıklığı destekleyici bu tip ürünler koruyucu olarak yararlı olabilmektedir. Hastalığa yakalanma durumunda ise bu tip ürünlerden, temel tedavinin yanı sıra şikâyetlerin hafifletilmesinde de yararlanılabilir.”
AYVA VE IHLAMUR BOĞAZI RAHATLATIR
Prof. Dr. Erdem Yeşilada, öksürüğü yatıştırmak ve boğazı yumuşatmak için ıhlamur çiçeği ve ayva tohumunun birlikte kullanılmasını önerdi.
“Ayva meyvesi ve yaprakları da taşıdığı bileşenler nedeniyle öksürüğün giderilmesine yardımcı olmaktadır. Ayva ve ıhlamur karışımından elde edilen çaya şeker yerine bal ilave edilebilir. Böylece öksürük ve soğuk algınlığı belirtileri daha etkili şekilde kontrol altında tutulabilir
aAğaç kavunu çiçeği – ağaç kavunu neye iyi gelir – ağaç kavununun faydaları
ağaç kavunu çiçeği – ağaç kavunu neye iyi gelir – ağaç kavununun faydaları
Ağaç kavunu, turunçgillerdendir. Ağacın çiçeği kırmızıdır. Meyvası yuvarlaktır, limon gibi altın sarısı rengindedir. Suyu çoktur, içi ekşidir. Bir kaç çeşidi vardır.
Bazısı kavun kadar büyüktür. Bazısı da küçüktür. Bazısı da ancak limon kadardır. Yahut birazcık ondan büyüktür. Fakat iyileri bunlardır. Bunların güzel kokuları vardır.
Faydaları : Mideye ve kalbe kuvvet verir. Hummaya faydalıdır. Zehire karşı birebirdir. Ağaç kavunun kabuğunu sirke ile kaynatıp ağız da çalkasalar, dişleri temiz tutup ağız kokusunu güzelleştirir. Kabuğunu yakıp tütsü etseler kötü havayı dağıtır. Ferahlık verir, iştah açıcıdır.
Yine tohumdan 8.gr ezilip içilirse, akreb dahil tüm zehirlenmelere fayda verir. Yine 8-9 gram kadar içilse bütün zehirlenmelere ayda eder. Sarı kabuğuna gelince bundan imal olunan macunul ütrüc kulunç iletine nafidir.
Taama iştiha verir, istihanın anahtarıdır. Kokuyu giderir. Çiçeği (ahlat) gülgillerden, kendi kendine yetişen, üzerine armut aşılanan bir ağaçtır. İyice olgunlaştıktan sonra yenir.
Meyveleri, ishal keser, zehirli hayvan sokmalarında da filizleri dövülüp konur.
ararot nedir – ararot unu – ararot unu nasıl kullanılır – ararot neye iyi gelir
ararot nedir – ararot unu – ararot unu nasıl kullanılır – ararot neye iyi gelir
Sıcak iklimlerde yetişen “Maranta” adlı kamıştan veya ona benzer bitkilerin köklerinden çıkarılan beyaz bir toztur.
Nişastadan daha incedir. Kokusu ve tadı yoktur.
Faydaları : Çocuk maması yapmakta kullanılır.
Süt çocuklarına ve nekahat dönemindeki hastalara verilir.
Hastalıklardan sonra görülen halsizlikleri giderir.
aslan dişi neye iyi gelir – aslan dişi bitkisinin faydaları
aslan dişi neye iyi gelir – aslan dişi bitkisinin faydaları
İdrar söktürür.
Mesane ve kalınbağırsak iltihablarını giderir.
Göğsü yumuşatır,
Öksürüğü keser.
Balgamlı ishalleri keser, Karaciğer şişliğini indirir.
Böbrek ve safra taşlarını düşürür.
Sarılık’ta faydalıdır.
Anne sütünü artırır.
Taze sürgünleri kırıldığı zaman akan sütü de dişleri temizler.
Öğütülen kökü, kahveye de katılır.
İdrar söktürür.
Mesane ve kalınbağırsak iltihablarını giderir.
Göğsü yumuşatır,
Öksürüğü keser.
Balgamlı ishalleri keser, Karaciğer şişliğini indirir.
Böbrek ve safra taşlarını düşürür.
Sarılık’ta faydalıdır.
Anne sütünü artırır.
Taze sürgünleri kırıldığı zaman akan sütü de dişleri temizler.
Öğütülen kökü, kahveye de katılır.
beş parmak otu neye iyi gelir – beş parmak otu faydaları
beş parmak otu neye iyi gelir – beş parmak otu faydaları
Akciğer ve karaciğerin hastalıklarına faydalıdır. Kan ile gelen ishali keser.
Diş ağrısını teskin eder, ağız ve boğaz yaralarını ve bozukluğunu giderir.
Sivri, katı şişleri ve uyuz huşumetini giderir.
Sıtmayı önler.
Sıkılarak çıkarılmış suyu aza titremesine iyi gelir.
Bu suyu alnına sürseler yahut suda bezi ıslatıp alnınıza koysalar burun kanını teskin edici özelliği vardır.
Akciğer ve karaciğerin hastalıklarına faydalıdır. Kan ile gelen ishali keser.
Diş ağrısını teskin eder, ağız ve boğaz yaralarını ve bozukluğunu giderir.
Sivri, katı şişleri ve uyuz huşumetini giderir.
Sıtmayı önler.
Sıkılarak çıkarılmış suyu aza titremesine iyi gelir.
Bu suyu alnına sürseler yahut suda bezi ıslatıp alnınıza koysalar burun kanını teskin edici özelliği vardır.
hangi hastalığa hangi bitki iyi gelir – şifalı bitkiler
AĞIZ YARALARI
1- Sirke ile gargara yapabilirsiniz.. 1′er çorba kaşığı böğürtlen yaprağı, hünnap , mercimek ve sinirli yaprağını kaynatın.Elde edilen su ılıdığında gargara yapın.
2- Kuru üzüm. anason ve balı eşit miktarlarda karıştırarak ezin ağız yaralarının üstüne sürün.
3- Kuru üzüm suyu, baldıran suyu, kitre suyu, gül suyu aynı oranda karıştırılır. Ağızda tutulur ve bol gargara yapılır.
4- Bol kekik çiğneyin. Sirke ve susam yağı karışımı ile ağızda gargara yapın.
5- Çocuk çiviti de ağız yaralarına iyi gelmektedir.
AĞIZ KOKULARI
1- Mideden kaynaklanan bir koku ise bal ve rendelenmiş hindistan cevizi macun yapılarak yutulur. Bu mide kaynaklı kokuyu durduracaktır.
2- Aşağıdaki malzeme her birinden 1′er çorba kaşığı ölçekle karıştırılıp gül suyuyla sıvılaştırılıp haplar yapılır. Her gün yutulur. Hindistancevizi rendesi. tarçın. turunç kabuğu. öd ağacı tozu. tarçın. kakule. ve bir çimdik miski.
AĞRILAR İÇİN
1- Zeytinyağıyla portakal kabukları 15 gün güneşte bir şişe içinde bekletilir. Bu hafif sarımtrak yağla ağrıyan yer ovulur.
2- Tuzsuz tereyağı (iki çorba kaşığı) içine bir çay kaşığı karabiber ve iki diş sarımsak atılır. 2 bardak su ilavesiyle kaynatılır. Su üstüne çıkan yağla ağrıyan vücut bölgesi ovuşturulur.
3- “Susam yağı. günlük yağı. Udi hindi yağı. defne yağı ve sedef çiçeği yağı” hepsinden aynı ölçekte alınıp karıştırılır. Ağrıyan bölge ısıtılmış bir bezle iyice sıcaklaştırıldıktan sonra bu karışımla kuvvetlice masaj yapılır.
4- Ağrı. ishal ağrısıysa veya göz ağrısıysa zencefil ve havlıcan kaynatılıp biraz şeker katılarak içilir. Papatya çayı da ağrıyı sakinleştirecektir.
5- Gaz ağrısı için dereotu tohumlarım kaynatıp suyunu için. Bebeklere 1-2 çay kaşığı verilebilir.
ALERJİ İÇİN
1- Şahtere otu kaynatılıp sabah akşam l’er su bardağı içilir. Bu reaksiyon gösteren organı sakinleştirir.
2- Acı yonga ve Ravend çini birer çorba kaşığı karıştırılıp kaynatılır. Sabah akşam birer bardak içilir.
3- Kaşınan bölgeye oğul otunu haşlayıp ezerek koyun. Kaşıntı geçecektir.
AKCİĞER RAHATSIZLIKLARI
1- “Isırgan otu tohumu. Karabiber. mürsafi. bal ve hardal” eşit miktarda karıştırılır ve bu tozlar balla hap haline getirilir. Bir çorba kaşığı büyüklüğünde sabah ve akşam yutulur.
2- Keten tohumu. Çemen. Burçak. Pamuk tohumu. ve meyan balı. birer su bardağı her birinden karıştırılıp bademyağı ilavesiyle krem haline getirilir ve sabah-akşam birer kaşık yutulur.
ARPACIK
Gözde arpacık çıktığında günde 4 kez. bir sarımsağın ucunu kesip üstüne sürün. 1-2 günde geçecektir. Astım için Sabah ve akşam aç karnına bıldırcın yumurtası çiğ tüketilir. Tedaviye 6 ay devam edilir.
ATEŞ DÜŞÜRMEK İÇİN
(Ateş hastalık belirtisi ve vücut tepkisidir. Düşürülmeye çalışılmadan önce her hastalıkta önerdiğimiz gibi önce hekime danışmalı. Onun önerdiği çözüme ek olarak şifalı bitkilerden yararlanmalısınız.)
1- Kınaya sirke katılarak macun yapılır ve ayak tabanına sürülürse vücut ısısı düşer.
2- Akasya çiçeği. yaprakları ve dalları kaynatılır baş bununla yıkanır. Ateş düşer.
3- Arpa ve papatya kaynatılır 1 bardak içilir.
4- Aspirin ve kolonya karıştırılıp vücut ovulur.
5- Sirkeye batırılmış bezler alın. bilek ve ayak altlarına konur.
AYAK AĞRISI
1- Üzerlik tohumu kaynatılır. içine sirke ilave edilerek ağrılı yer ovulur.
2- 50′şer gram zeytinyağı. kafur. amonyak l bardak ispirtoyla karıştırılır. Ağrıyan yere bununla masaj yapılır.
3- Udülkahr kökü toz haline getirilip suda pişirilir. Su bitmeye yakınken içine biraz zeytinyağı konur ve su bitene kadar kaynatılır. Yağ bir şişeye alınıp ağrıyan bacakları ovmak üzere serin bir yerde saklanır.
ADET KANAMASI ÇOKLUĞU
1- Kişniş ve nane kaynatıp içilir.
2- Mersin ağacı tohumu 100 gr. Kişniş 50 gr. Sığırdili otu 20 gr. Sumak 50 gr. Bu malzeme 1 lt şu içinde kaynatılır. Şeker konur ve soğuk olarak içilir.
3- Kereviz ve maydanoz beraberce kaynatılır. Çıkan su buzdolabında 24 saat bekletilip. aç karınla birer bardak içilir. (3 gün boyunca)
ADET KANAMASINI SÖKTÜREN BİTKİLER
1- 2 baş kereviz. 4 çorba kaşığı hindiba. 1 çorba kaşığı çemen ve 3 çorba kaşığı anason kaynatılır. Buzdolabında 4-5 saat bekletilir. 1 hafta 1′er bardak içilir.
2- 30′ar gram kereviz tohumu. hindiba tohumu. ısırgan tohumu ve çemen; 60 gr kuru üzüm. 1 kuru incir. 9 gr anason ve 9 gr Udihindi 1/2 bardak suyla kaynatılır. (Maddelerden sert olanlarım havanda toz haline getirip katınız) Boza kıvamına gelince şeker katarak 1 çay bardağı içilir.
ADET SANCISI
Tuzsuz tereyağına 1 çorba kaşığı bal ve aynı miktarda çemen katıp macun haline getirin. Adetten önce 1 kaşık yutun. Sancılar hafifleyecektir. Bademcik iltihabı Adaçayıyla bol gargara yapın.
BAĞIRSAK GAZLARI
1- Yemeklerden sonra 1 mercimek büyüklüğünde sarısabır yutulur.
2- Anason ve papatya kaynatılıp bir bardak içilir.
3- Keten tohumlarım kaynatıp süzün. suyundan 1 bardak için.
4- Bebekler için rezene. çay gibi demlenir ve 1-2 çay kaşığı meme emdikten sonra verilir.
BAĞIRSAK KURDU İÇİN
1- Defne ve pelin kaynatıp aç karına birer bardak içilirse bağırsak kurtlarım düşürür.
2- Eğreltiotu da kaynatılıp sabahları aç karma içilebilir.
3- Yarım kg nohuda üstünü örtecek kadar sirke konur. 24 saat bekletilir.Sabah aç karına bir kısmı yenir. bir kısmının lapasının üzerine oturulur.
4- Sabah aç karına ve akşam yatmadan 1 avuç taze kabak çekirdeği yenir. (Bağırsak kurtları. düşerken karın ağrısı ve mide bulantısına sebep olabilirler.)
BAĞIRSAK İLTİHABI
1- 10 gr günlük 50 gr kuru üzümle yenir.
2- Kına ve tuzsuz tereyağı macun yapılıp birer
kaşık yutulur.
3- Keten tohumu. balla karıştırılıp yemeklerden önce iki kaşık yutulur.
BALGAM SÖKTÜRMEK İÇİN
1- Meyankökü ve incir kaynatılıp içilir.
2- Baharlı tere tohumu veya otu yenir.
3- Bala tuz katılıp yenirse balgamı kurutur.
BASUR KANAMASI
1- Ardıç yağı basur memelerinin üzerine pamukla sürülür.
2- 10 gr şap. 10 gr sarısabır. 10 gr kafur toz halinde temiz gazlı bezle basur üzerine konur.
3- Sarısabır. günlük. narçiçeği. ikikardeşkanı eşit miktarda toz halinde karıştırıp basur üzerine konur.
4- Çöreotu. anason. cevzüttıb eşit miktarda toz haline getirilerek karıştırılır. 15 gr balmumu biraz suyla bir kapta eritilir. Karışıma ilave edilir. Nişastayla hap haline getirilip aç karına içilir.
5- öküz ödü ve kına macun yapılıp basura pamukla konur.
6- Defne çiçeğinin yapraklarım ıhlamur gibi kaynatıp için. Aç karnına günde 3 kez tekrar edin. 15 gün sürdürün. basurunuz geçecektir.
BAŞ AĞRILARI
1- Miyen kökü. Udihindi. Mercanköşk eşit miktarda karıştırılıp toz haline getirilir. 1 lt susamyağına katılıp 1/4 kalana kadar kaynatılır. Bu yağla. şakaklar ve boyun kökü ovulur.
2- 2 gr anason 15 gr mesteki 100 gr saf bal 60 gr mercanköşk Toz haline getirilip macun yapılır. 2 leblebi büyüklüğünde yutulur.
BAŞ DÖNMESİ
1- Şahtere ve karabaş suyu elde edilip bol bol içilir.
2- Arpa suyu. gül şerbeti. Haşhaş suyu. limon suyu ve demirhindi suyu eşit miktarda karıştırılır. Her gün l bardak içilir.
3- Kuru nane çayım 3 öğün yemeklerden sonra için.
BEL AĞRISI
Günlük Havhcan ve zencefilden 10′ar gram. 30 gr çam fıstığı. ve 200 gr bal. Hepsi toz haline gelene dek ezilip macun yapılır. Her gün 2 leblebi büyüklüğünde yutulur.
Bel soğukluğu 750 gr bala 450 gr turp tohumunu karıştırıp günde 1 çorba kaşığı yutun.
BİT İÇİN
1- 1 dolu çorba kaşığı karabiberi 1 bardak sirkeyle kaynatın. Boza kıvamına gelince soğusun. Saça bolca surun. Başı eşarpla sarın 1/2 gün bekleyin ılık suyla yıkayın. tarak kullanmadan kurutun. (Bu karışım ince saçlara zarar verebilir)
2- Saça bol vazelin sürün. 6 saat bekleyip ılık suyla yıkayın.
3- Saçları gazyağıyla ıslatıp. ince bir tarakla sirkeleri temizleyin.
4- Saçları boyayın. Saç boyasındaki amonyak bit ve sirkeleri öldürecektir. (Bit için kafurulu karışımlar kullanmayın)
BOĞMACA İÇİN
1- Meyankökü ve adaçayı kaynatılıp içilir.
2- Papatya. ıhlamur nane kaynatılıp bol içilir.
BÖBREK AĞRILARI
Böbrek sancısına en iyi gelen ilaçlardan biri kaynatılmış tarçın suyudur. ama Böbrek tıkanıklığına da nohudun kaynatılıp suyunun içilmesi gerekir. Böbrek sancısına elma yağı da iyi gelir.
Böbrekleri çalıştıran bir başka gıdada lahana. soğan ve kepek lapasıdır. Bunların hepsini haşlayıp. lapasını dayanabileceğiniz sıcaklıkta (tülbent arasında) organın üstüne koyun. En az 1.5 saat tütün. Her uygulamaya yeni terkip hazırlayın.
Böbreklerinizden rahatsızsanız. tuzlu ve füme balık. konserve balık et. kuruyemiş. tereyağı. bisküvi. kuru bakliyat ve maden suyu. limonata gibi besinlerden kaçınmalısınız.
BÖBREK İLTİHABI
1- 10 gr Keten tohumu. 3 gr kitre. 5 gr nişasta l bardak suya atılan 2 çorba kaşığı bala ilave edilip içilir.
2- Kavun ve karpuz çekirdeği böbrek iltihabını yenmenize yardımcı olacaktır.
BÖBREK TAŞI
1- Karanfil külü. karpuz çekirdeği külü. nohut külü. kereviz suyu ve turp suyu karıştırılır ve sıcak suyla bol içilir.
2- Kereviz suyu devamlı içilir.
3- Koyun sütü. keten tohumu gül veya menekşeyle karıştırılıp içilir.
4- Öğlen ve akşam aç karına yoğurdun suyunu için. Taşların parçalanıp atılmasına yardımcı olur. Bu işleme en az 3 ay devam edin.
BRONŞİT
1- Şalgam suyunu balla için.
2- Meyan kökü. papatya kaynatılıp içilir.
3- Hardal tozu balla karıştırılıp macun yapılır. Yemek sonraları 1′er kaşık yutulur.
BURUN KANAMASI
Söğüt yaprağı. üzüm yaprağı. Mersin yaprağı. Ayva yaprağı. Gül suyu. kaynatılıp lapa yapılır soğuk olarak alma konur.
BURUN TIKANIKLIĞI
1- Papatya kaynatılarak buharı buruna çekilir.
2- İçme suyuna 1 bardağa 1 tatlı kaşığı tuz konup kaynatılır. Soğuyunca buruna 3′er damla damlatılır.
3- 1 çay bardağı beyaz ispirtoya. 1′er kaşık nane ve kekik atın bir limonu içine sıkın. 1 gün bekletin. Tülbentle süzüp burun deliklerine 3′er damla damlatın.
CİLT LEKELERİ
Bal ve nisadır karıştırılıp lekeli yerlere günaşırı sürülür. Ilık suyla yıkanır.
ÇARPINTI SAYISI
1- Oğul otu ve ayva çiçeğinden birer tutam 2 su bardağı suda kaynatılır. Su yarı yarıya azaldığında. soğutulup içilir.
2- Ekşi elma suyu çıkarılır balla kaynatılır yarı yarıya azalınca şişeye konur. Şurup gibi içilir.
DAMAR SERTLİĞİ İÇİN
1- Bir ölçü kekikle dört ölçü hünnap birlikte kaynatılır. Günde l bardak içilir. 3 ay devam edilir.
2- Karabaşotu kaynatılıp içilir.
3- Nohut. rezene. acıbadem. anason eşit miktarda alınıp kaynatılıp bol bol içilir.
4- Ayrık otu kökü. rezene tohumu. baldıran. anason. sümbül. kereviz tohumu. kuru üzüm. hepsi kaynatılıp her gün bir bardak içmeye 3 ay devam edilir.
DİŞ AĞRISI
Diş etrafına karanfil yağı sürülür.
DİŞ APSESİ
Kına ve tereyağı merhem yapılıp apseye konur.
DİŞ ETLERİ KANAMASI
5 gr karabiber birer tutam Narçiçeği. pelit tozu mazı tozuyla karıştırılır. Balla merhem haline getirilip parmak uçlarıyla diş etlerine masaj yapılır.
DUDAK ÇATLAMASINA KARŞI
1- Beyaz balmumu ve gül yağı karıştırılıp eritilir. Dudaklara sürülür.
2- Susam yağı da iyi bir koruyucudur.
ERGENLİK SİVİLCESİ
Sirke. şap. nar kabuğu suda kaynatıp sivilce
ler bununla silinir.
FISTÜL
10 gr sinameki. 1 kaşık şeker. 4 gr sakız ve 1 çimdik günlük dövülerek toz haline getirilir. Sabah aç karma 1 çay kaşığı yutulur.
GASTRİT
1- 10 gr keten tohumu toz yapılıp. yemekten yarım saat önce bir bardak sütle içilir.
2- Kantaron çiçeği kaynatılıp yemeklerden önce içilir.
GRİP
1- 1 limonu kıyarak bir tutam ıhlamurla karıştırın. 2 su bardağı suda kaynatın. Sık sık için.
2- Üç su bardağı hoşafı. tarçın. karanfil. karabiber ve limon kabukları atıp kaynatın ve için.
3- 1 portakalın suyunu sıkıp. 1 taşım kaynatın. İçine 1 çorba kaşığı bal ve l tablet aspirin atın. Sıcak için.
GUATR
1- Baharlı tere tohumu çok şekerli olarak yenir. Bu guatrı eritir.
2- Nane ve papatya birer tutam kaynatılır içilir.
GUT HASTALIĞI
Adaçayı. papatya ve atkuyruğu bitkileri bu. ürik asit çoğalması sonucu ortaya çıkan hastalığın iyileştirilmesinde en etkin bitkilerdir. Bu bitkiler kaynatılıp suyu içilir. Papatya yağıyla ağrılı bölgenin ovulması hastalığa iyi gelir.
HALSİZLİK
Kaynatılmış et suyuna bal ve sirke ilave edilip aç karnına içilir.
HAMİLE KALMAK İÇİN
10 gr pelin. 5 gr Narçiçeği. 5 gr mazı. 2.5 gr soğan tohumu. 2.5 gr kilermeni. toz haline getirilir balla macun yapılır 2 leblebi büyüklüğünde her gün yutulur.
HAZIMSIZLIK İÇİN
1- ikişer tutam menekşe çiçeği. karanfil. Keraviya. birer tutam andız kökü. kakule. meşteki. bir çimdik tarçın 300 gr şeker toz haline getirilip gül suyuyla macun yapılır. 1 leblebi büyüklüğünde yemek sonrası yutulur.
2- Her birinden birer tutam karıştırarak fesleğen. adaçayı. papatya ve anasondan çay yapın. Yemek sonralarında 1′er bardak için. Her gün taze demleyip tüketin.
HUSYE ŞİŞMESİNE
5 gr üzerlik tohumu. 7 gr pekmezle içilirse şişler iner.
İSHAL İÇİN
1- 1 çorba kaşığı kuru kahve 1/2 limon suyuyla kanştırılıp aç karma yutulur.
2- Mazı toz yapılır. yemekten sonra suyla içilir.
3- Hindistan cevizi. 1 kaşık zencefil. 1 çay kaşığı şap. 1 yumurta akı. 1 çorba kaşığı taze kahve macun yapılıp yutulur.
İDRAR ZORLUĞU
1- 12 gr hıyar çekirdeği 1 gr kahveyle aç karma yutulur.
2- Havuç tohumu. şalgam tohumu. turp tohumu ve lahana tohumu eşit miktarda karıştırılıp şekerle içilir.
İDRAR YANMASI
Peynir suyu içmek. idrar yanmasını giderir.
İDRAR SÖKTÜRMEK İÇİN
Bir çorba kaşığı mısır tanesi. 1 tutam karahindiba yaprak ve kökü. 1 tutam süpürge çiçeği. 1 tutam ayrıkotu kökü. 1 tutam dağ çileği kökü. 1 tutam yapışkanotu. 1 tutam atkuyruğu bitkisini karıştırın. Bu karışımın yarısına 2 lt su ilave edin. Kaynasın. Üstünü örtüp. dibe çökmesini bekleyin. Süzün. Yemeklerden uzak saatlerde aç karına iki bardak için.
İKTİDARSIZLIK İÇİN
Yarım kg balın içine 4 tutam Darülfülfül. 4 tutam zencefil toz haline getirilir. 20 adet yumurta sarısı da pişirilerek. bala katılır. Katı hale gelince. günde 3 kez yemeklerden önce ve sonra 1 çorba kaşığı yutulur. (Soğuk yerde saklanmalıdır.)
İŞTAH AÇICI OTLAR
1- Zeytin. nane. karabiber. karanfil. havlıcan. sirke. soğan. sarımsak iştah açıcı bitkilerdir. ister çiğnenir. ister çay gibi demlenir.
2- Mayalı hamur. kekik otu. nane ve hardal çorba yapılarak içilir.
3- Andız kökü kaynatılıp içilir.
KABIZLIK
1- Kaynatılmış bir incir sirke içine konur. Suyundan içilir. incir yenir.
2- Sinameki çay gibi kaynatılıp şekerli içilir.
3- Sabah 1 kuru kayısı yenip üstüne ılık bir bardak su içilir.
4- Sabah aç karina rafine edilmemiş zeytinyağı (l çay bardağı) içilir.
5- Gece yatmadan yerfıstığı yiyip. ılık su için.
6- Bir bardak süte l tatlı kaşığı keten tohumu atıp için.
KALP RAHATSIZLIĞI
1- Oğulotu kaynatılıp içilir. Limon suyuyla da karıştırılarak içilebilir. (3 ay süreyle devam edilir)
2- Aşağıdaki otların taze olanlarının suyu çıkarılarak. kuru olanları kaynatılarak içilirse kalp rahatsızlıklarına iyi gelir: Sığırdili otu. Amber. Safran. Oğulotu. Turunç yaprağı. Andız kökü. Misk. İpek. Karanfil. Kakule. Kişniş.
3- 1 avuç kuru bademi ve biraz kekiği toz haline getirin. 2 bardak kaynamış süt ve l bardak suya toz bademi atın. Toz şekerle tatlandırıp her gün için.
KAN YAPICI YÖNTEMLER
1- Kuruüzüm karabiberle yenir.
2- Et suyu balla karıştırılıp içilir.
3- Üzüm pekmezini. inek sütü ve bademle karıştırıp için.
4- Bulgur pilavı hoşafla yenir.
5- Kara mercimek ve tahin yenir.
KARACİĞER YORGUNLUĞU
1- 10′ar gram kasıkotu çiçeği. akdelen yaprağı. meyankökü yaprağı. biberiye yaprağı 20′şer gram enginar yaprağı. yoğurtotu çiçeği. karahindiba kökü. aynısefa çiçeği karıştırılır. Karışımdan 4 çorba kaşığı alınıp üzerine 4 bardak su katılır. Kaynatılır. 15 dakika dinlendirilip her öğünden önce l bardak içilir.
2- Enginar mükemmel bir karaciğer dinlendiricidir.
3- 1 tutam Ravend çini. 2 tutam koyun otu. 2 tutam rezene. 2 tutam pelin. 3 tutam hindiba tohumu. l tutam kereviz tohumu. havanda dövülüp 200 gr kuru. üzümle karıştırılıp macun yapılır. Her gün l ceviz büyüklüğünde yutulur.
4- 3-4 lahana yaprağı. 3 tane soğanı ve 1/2 kepek ekmeğini üstünü örtecek kadar su koyun. 10 dak. kaynatın. Lapa haline gelmiş bu kıvamlı pelteyi tülbent arasında sıcak olarak tam karaciğerin üzerine koyun. En az 1.5 saat kalsın. Lapayı her seferinde taze yapın.
5- Birer tutam kasıkotu çiçeği. meyankökü. biberiye yaprağı. akdeken yaprağı. 2′şer tutam enginar yaprağı. yoğurtotu çiçeği. karahindiba kökü. aynısefa çiçeğim karıştırın. Karışımın tamamından 1 su bardağı kadar alın. 4 bardak suyla kaynatın. Üstünü örtüp dinlendirin ve her öğünden önce 1 bardak için.
KARIN AĞRISI
2′şer gram kimyon. defne otu. anason ve papatya toz haline getirilip suyla bir kaşık içilir.
KELLİK İÇİN
Kuruüzüm ve sarısabırı suda kaynatın. Saçı traş edin. Bu merhemi şurup 6 saat bekleyin. işlemi 3 kez tekrarlayın.
KIZAMIK
250 gr mercimek 2.5 bardak suda kaynatılıp içilirse kızamığın kolay çıkmasına yardım eder.
KOLİT
1- Kolitin en iyi ilacı kepekli ekmektir.
2- Mercanköşk. kediotu. güzelavrat otu. servi yaprakları kaynatılıp içilir.
3- Kına. çiçektozuyla karıştırılır yenir.
4- Kına. kavrulmuş fındık. pekmez karıştırılıp yenir.
5- Sarısabır dövülür. yarışı kadar sakızla karıştırılır.
6- Nar kabuğu. haşhaş. mazı. mürsafi. aynı oranda alınıp toz haline getirilip balla karıştırılır. 1 kaşık yutulur.
KURDEŞEN
1- Hindiba şerbeti Sahdere şerbeti Peynir suyu karıştırılıp bol içilir.
2- Ravend. karahelile ve koruk şerbeti peynir suyuyla içilir.
(Horlamaya karşı) KÜÇÜK DİL
Küçük dilin kaslannın zayıflaması horlamanın sebeplerindendir.
Aşağıda. bu kasların kuvvetlenmesi için iki ayrı öneri bulacaksınız:
1- Bir tutam sinirli yaprak Bir tutam mersin yaprağı Bir tutam mazı Bir tutam kekik. 1 bardak sirke hepsi kaynatılır. Günde bir kaç kez gargara yapılır.
2- 5 gr şap. 5 gr nisadır. Ham mazı. toz haline getirilip küçük dile pamuklu çubuk yardımıyla sürülür.
MİDE AĞRISI
Günlük. Anason. Mesleki. Çöreotu. hepsinden birer tutam dövülerek tozları balla macun yapılır yemeklerden önce 1 kaşık alınır.
MİDE BULANTISI
Limon ve kekik suyu karıştırılıp içilir.
MİDE BOZUKLUĞU-MİDE GAZLARI
Elma. limon ve nane sularına Mersin yaprağı kaynatılıp suyu ilave edilir. Bu karışımın hepsi koyulaşıncaya kadar kaynatılıp içine amber katılır. Temiz bir kavanoza konur. Günde 1 kez yemek ten önce 1 kaşık içilir.
MİDE YANMASI
1- Mide yanması varsa 1 tatlı kaşığı çöreotunu çiğneyin. yavaş yavaş yutun. Sancı geçecektir.
2- Sıcak limonata mide gazını. asitleri giderir. sindirimi kolaylaştırır. Şeker yerine bal kullanın.
3- Patlamış yağsız mısır yiyin.
4- Keten tohumu. Mürsafı. şeker kaynatılıp içilir.
MİDE ÜLSERİ
1- Haşlanmış patatesleri kabuklarıyla iyice ezin. üzerine zeytinyağı koyun. Bu karışımı yemeklerden önce iki kaşık yiyin.
2- Pirinç suyu. nar suyu. ayva hoşafı. kereviz suyu da mide ülserinin en iyi ilaçlarıdır.
3- Marketlerde satılan küçük beyaz mantarlar. ülsere faydalı pratik bitkilerdir. Sancı başladığında. üzerindeki kabuğu soyduktan sonra 3-5 beyaz mantarı çok iyi çiğneyerek yutun. Yemeklerden önce de bu işlemi yapabilirsiniz.
MİDE ŞİŞKİNLİĞİ
1- Zeytinyağından 1 ölçek. limon suyundan 2 ölçek karıştırıp her sabah için.
2- Yemekten sonra nane çayı için
3- Demirhindi. Semizotu ve kabak suları şişkinliği alır. Bol içilmelidir.
MİDE EKŞİMESİ
Bir bardak az şekerli suya 1 kahve kaşığı karbonat atın ve köpürürken için.
MİDE İLTİHABI
Sakız havanda toz haline getirilir. keten tohumu kaynatılıp içine karıştırılır. içilir.
MİGREN
1- Ense. alın ve şakaklara buzlu havlu konur.
2- Anason. Misk. Gülkurusu. Sinameki. Safran. Karanfil ve Mürsafiden birer tutam alınıp toz haline getirilir. Saf balla macun yapılır. l’er çay kaşığı yutulur.
NASIR
1- Kuru soğan etle pişirilir. Zeytinyağı katılarak iyice ezilir ve nasırın üzerinde 24 saat tutulur.
2- Kuru inciri 4′e bölün. 1 bölümünün üstüne 1 çay kaşığı kına koyup 3 gün nasır üzerinde sarih tütün.
3- Domatesteki asit yapıda nasırı yumuşatır. Nasırın üstüne 1/2 domatesi sarın.
NEFES DARALMASI (ASTIM)
1- 100 gram çemen ve yarım kilo inciri 1 tencere suya atın. içine saydığımız bu bitkileri; kimyon. anason. çöreotu. kişniş. hardaldan birer tutam ilave edip lapa haline gelene kadar kaynatan. 1 su bardağı sirke katıp. soğumaya bırakın. Aç karnına sabah veya akşam 1 kaşık yutun.
2- Bal ve oğulotu karıştırılıp içilir.
3- Ravend çini. sinameki ve meslekiden 2′şer tutam. Rezene. Tarçın ve anasondan 1′er tutam karıştırılıp toz haline getirilir. her gün 1 çay kaşığı yutulur. (acı tadı rahatsızlık verirse toza 1 çay bardağı pudra şekeri katabilirsiniz.)
4- Nefes darlığı sırasında tabanlar ve avuçlar hardalla ovulursa kriz önlenir. 5- Zeytinyağında bekletilmiş incir yiyin sık sık.
NEFRİT İÇİN
Tıbbi tedavi sürdürülürken buna ek olarak aşağıdaki terkipleri yapabilirsiniz:
1- Ayrık otu. kiraz çöpü ve Maydanozdan birer avuç kaynatan günde 1 bardak için.
2- Kereviz. mısır püskülü. arpayı kaynatıp için.
3- Karabaşotu ve papatya kaynatılıp içilir.
NEZLE
1- Portakalı sıkın. suyunu ısıtan içine 1 aspirin ve biraz bal katın. Sıcak için. Üst solunum yollarıyla ilgili rahatsızlıklara da birebir gelecektir.
2- Burnunuza sık sık tuzlu su çekip. temizleyin.
SİGARA ÖKSÜRÜĞÜ
1- Kekiği suda kaynatan. Süzüp. bal katın. Bir şişeye koyun. sabah ve akşam aç karma iki çorba kaşığı için.
2- Zencefil ve bal karıştırılıp yenir.
KURU ÖKSÜRÜK
1- Servi kozalağı kaynatılıp içilirse kuru öksürüğü keser.
2- 1 karaturpu üç bardak üzüm hoşafı veya 3 bardak şekerli suyla pelte gibi olana dek kaynatın. Günde 3-4 kez 1 çorba kaşığı yiyin.
3- 1 tutam baldıran otu. 1 tutam gelincik çiçeği. 10 gr meyankökü. 30 gr çekirdeksiz üzüm. 15 tane hünnap. 10 gr susam tohumu. 15 gr fındık kabuğu. 15 gr haşhaş kabuğu. Bu malzeme 2 bardak suyla kaynatılır. Nöbet şekeriyle tatlandırılıp öksürük şurubu yapılır.
ÖKSÜRÜK HAPI
12 gr meyan balı. 12 gr mürsafi. 3 gr amber. 6 gr afyon. 12 gr nişasta. 12 gr Zama-i arabi. Tüm malzeme toz haline getirilir. gülsuyuyla macuni aştırılıp fındık büyüklüğünde haplar yapılır. günde 3 öğün yutulur. (2′şer tane)
ÖKSÜRÜK ŞURUBU
1.5 gr mürsafi 2 çorba kaşığı şekerle kaynatılır. Gece yatmadan l kaşık içilir.
PARMAK ŞİŞMESİ (DOLAMA)
20′şer gr sarısabır. nar çiçeği. mazı v
e günlük suyla lapa yapılıp parmağa sarılır. 2 saat tutulur.
PROSTAT BÜYÜMESİ
1- Bol bol kabak çekirdeği yenir.
2- Arpa ve nohut kaynatılıp günde 3 kez içilir.
3- Ayrık kökü. maydanoz ve papatya 10′ar gram alınıp kaynatılır. bol bol içilir.
4- Hazenbal ve kereviz ayrı ayrı kaynatılıp suları alınır. ikisinden de 1′er bardak üst üste içilir. En geç 1 ay içinde prostatın probleminin yok olduğu söyleniyor.
ROMATİZMA
1- 10 gr halıcan ve 10 gr zencefil 1/2 it suda kaynatılıp şeker konup içilir. Üstüne şamfıstığı yenir.
2- Sarımsak yağı (50 gr) ve 15′er gram hardal ve karabiber 150 gr tereyağına katılıp hepsi suyla kaynatılır. Soğuyunca yüzeydeki yağla ağrıyan mafsal ovulur.
3- Defne toz haline getirilir. zeytinyağında bekletilip ağrıyan yer bununla ovulur.
4- Hardal. kına ve zeytinyağı lapa haline getirilip ayak tabanına konur.
5- Çöreotu sabah-akşam bal veya yoğurtla yenir.
SAÇ BEYAZLANMASI
20′şer gram Helile. Darufülfül. Zencefil ve helile macun yapılıp her gün 1 kaşık yutulur.
SAÇ DÖKÜLMESİ :
Biberiye yaprağı. şimşir yaprağı 20′şer gram. 50′şer gram dulavratotu bitkisi kökü. ısırgan otu yaprağı ve kekik yaprağı. Hepsi 4 bardak suyla kaynatılır. Bu suyla akşam saç derişme masaj yapılır.
SAÇ DÖKÜLMESİ ve KEPEK İÇİN
15′er gram Sarısabır. katran köpüğü. Mesleki 12 gr gül. 9 gr Mahmude toz yapılır. 1 bardak hindiba suyuyla karıştırılıp macun yapılır ve 1 çay kaşığı her gün yutulur.
SAÇKIRAN
1- Vazelin ve sarısabır merhem yapılıp günde 3-4 kez sürülür.
2- Sarımsak tırnakla bölünür (bıçakla kesilmez) tuza batırılıp saçkıran olan yere sürtülür. (Bu işlem yapılmadan saçkıran olan yer sivri bir tahta çubukla kızartılır.)
SAÇLARA GÜÇ VERMEK İÇİN
100 gr kınaya 30 gr kişniş. susam yaprağı turp suyu ve mersin yaprağı suyu katılır. Boza kıvamındaki bu malzeme akşam saça sürülüp yatılır. Sabah hatmi kökü kaynatılır ve bunun suyuyla baş yıkanır. (ayda 1 kez)
SAÇ UZAMASI İÇİN
1- Susam yağı saç diplerine sürülüp masaj yapılır. Hafif bir şampuanla yıkanmadan önce 2-3 saat. baş bir eşarpla örtülür.
2- Üzüm asması suyuyla saçlar yıkanır.
SAFRA KESESİ TAŞI
1- Bir hafta boyunca sabahları aç karına 1 çay bardağı halis zeytinyağı içilir.
2- Şalgam tohumu. bir turpun içine konur. Hamurun içinde fırında pişirilir. Her gün 1 adet yenirse kumları düşürür.
3- Çınar kabuğu kaynatılıp içilir.
SAFRA SALGISINI DENGELEMEK İÇİN
1- Kuru üzüm ve demirhindi birlikte kaynatılıp içilir.
2- Ketentohumu suyla kaynatılıp bal katılıp yenir.
SARA HASTALIĞI
1- Hindiba suyu ve şahtere suyu bol bol içilir.
2- Adasoğanı suyu. Defne tohumu ve şakayık kökü bal ilave edilerek her gün kaşık kaşık yutulur.
3- Sara krizi tuttuğunda bir soğan ikiye bölünür ve saralının burnuna tutulur. Krizi önler.
4- Bir çorba kaşığı pekmeze bir çimdik özerlik atılır. Kaynatılır. Sabahları aç karnına içilir.
SARILIK
1- Her gün Rezene ve anason çaylarından öğünlerle birlikte l çay bardağı içilir.
2- Lavanta. biberiye. kekik. nane karıştırılıp kaynatılır. Bu sudan her gün bir kaç bardak içilir.
3- Kereviz suyu ve enginar da. sarılıkta yorgun düşen karaciğere yardımcı olur.
4- Her gün yağlı pirinç çorbası ve birer çay bardağı hindiba suyu. kereviz suyu ve serkencebin (bal ve sirkeyle yapılan şerbet) içilir. Bunlar safrakesesindeki öd suyunun akışını düzenler ve bünyenin yorulmasını önler.
5- Kereviz tohumu (3-5 gr). kereviz suyu ya da siyah nohut suyuyla içilir. Rezene suyuna da kereviz tohumu atılıp içilebilir.
SEDEF HASTALIĞI
Doktorunuz sedef teşhisi koyduysa diet programımızdan ekşi gıdaları atmanızı söyleyecektir. Onun önerdiği tedavi şeklinin yanı sıra. bitkilerle de tedavisine destek olabileceğiniz iki terkip öneriyoruz:
1- Aşağıdaki bitkiler toz haline getirilir ve 2 lt suda kaynatılır. Tenceredeki suyun 3/2′si buharlaştığında. yoğunluğu artmış bu sıvıya bal ilave edin ve hastalığınız iyileşme sinyali verene kadar her gün bir tatlı kaşığı yutun. İlk hafta bir tatlı kaşığı olan dozu. ikinci hafta 1 çay kaşığına düşürün. Sedef çiçeği: 5 gr Udihindi: 5 gr Kırmızı gül yaprakları: 5 gr papatya: 30 gr Kekik: 30 gr Kereviz tohumu: 30 gr Çöreotu: 60 gr
2- Yarım litre suya 100 gr şahtere atıp kaynatın. Hastalığın iyileşme belirtileri başlayana kadar devam edin.
3- Udihindi ve ravend çini toz yapılıp vazelinle karıştırılır. Bu merhem yaralı yere sürülür.
SES KISIKLIĞI
1- Bir çorba kaşığı böğürtlen yaprağını iki bardak suda kaynatın. 1 dilim limon ve 1 tatlı kaşığı bal koyup sıcak için. Günde 3-4 kez içilirse 2-3 gün içinde ses açılacaktır.
2- Lahana yapraklarım kaynatıp suyunu alın. İçine biraz kuru üzüm veya incir atın. şeker ilave edin. Reçel kıvamına gelecek bu kıvamlı yiyeceği her öğün bir kaşık tüketin.
3- Bir bardak süte 1/2 bardak su ve 1çorba kaşığı nişasta karıştırılır. Şeker atılır. Kısık ateşte kaynatılır. Sıcak içilir.
4- Havuz haşlanıp ezilir. Üzerine pudra şekeri. ceviz rendesi. yerfıstığı ezmesi karıştırılır. Karamela gibi yenir.
5- Rafadan yumurtayı sıcak için.
SİNÜZİT
Soğuk suyla yüzünüzü yıkamaktan kaçının. Rüzgârda kalmayın ve ıslak kafayla dolaşmayın. Bu önlemlerin yanı sıra doktorunuzun önerilerine sıkı sıkıya uyun ve tedaviyi aşağıdaki terkiple destekleyin:
1 bardak suyla 1 tatlı kaşığı keten tohumu atıp kaynatın. Terkibi devamlı karıştırarak lapa haline gelip yapışkan bir hal alıncaya kadar kaynatın. El büyüklüğünde bir pamuk Üzerine sıcak sıcak bu lapayı koyup sinüzitli bölgeye cilde lapa değecek şekilde kapatın. 1 gece öyle yatın. Sabah pamuğu atıp. yüzünüzü ılık suyla yıkayın. Cildiniz! kremleyin. On gün bu işleme devam edin.
SİNİR BOZUKLUĞU
1- Çam fıstığı. bal. kuru üzüm sabahları yenir.
2- Sakinleştirici ve dinlendirici çay içilerek uykuya yatılır. (Rezene çayı. papatya çayı)
SİROZ
1- Bir gün kereviz. bir gün rezene suyu içilir.
2- Dereotu ve turp suyu bal ilave edilip içilir.
3- Rezene. Anason. Papatya. Pelin. Ayrıkotu. kimyon. Hindiba. bağ sarmaşığı ve kereviz tohumundan her birinden 1 tatlı kaşığı 2 lt suda hafif ateşte kaynatılır. Dibine çökmesi beklenir. Süzülüp bir sürahiye alınır sabahları aç karına içilir.
SİYATİK
1- Zencefil ve Havlıcan 1 lt suda birer tutam atılıp kaynatılır. şeker ilavesiyle içilir. Üzerine Şam fıstığı yenir.
2- Acı kavun sıkılıp suyuyla siyatikli yer ovulur.
SİĞİL İLACI
1- incir ağacının dalı kırılıp içinden çıkan beyaz sıvı siğil üzerine sürülür. 1 hafta devam edilir. (tene değdirmeyiniz)
2- 3-4 tane söğüt yaprağı iyice dövülüp üzerine biraz sirke konur. Siğillere sürülür.
ŞİŞKİNLİK
1- Vücudun şişkinlik hallerinde tuz tüketimi azaltılır ve lahana yaprakları üzüm suyuyla haşlanır. içine az sirke konup şiş bacaklara lapa halinde bağlanır.
2- Şişmiş yere ıspanak haşlanıp konur.
3- Ayaklarınız şişerse 20 gr Darulfülfülü 100 gr bala karıştırın ve yatmadan 1 kaşık için.
ŞEKER HASTALARI İÇİN
Şeker hastalığı . diyabet hastalığı
1- Kantaron otu kaynatılıp. bir cam kapta dolaba konur. Sabahları 1 bardak içilir. diyabet
2- Toz haline getirilmiş mahlep. günde 1 çorba kaşığı içilir. şeker
3- Böğürtlen kökü kaynatılıp suyu içilir.
4- Kekik ve tarçın kaynatılıp içilir.
5- Şeker hastalığında karaciğer ve pankreasın yükünü hafifletmek gerektiğinden. hasta nişastalı gıdalar tüketmemelidir. Kabak. yeşil fasulye. maydanoz. tere gibi potasyum açısından zengin besinlere yönlendirilmelidir.
ŞİŞMANLAMAK İÇİN
1- Tereyağı. tahin. pekmez. fındık karışımlı kurabiyeler yenir öğün aralarında. Üzerine ılık süt içilir.
2- Fındık ezmesi ve hindistan cevizi rendesi karıştırılarak yenir.
3- İncir ve anason beraber yenir. 40 gün devam edilirse şişmanlatır.
4- Ekmekle bal birlikte yenir.
5- Çitlenbik tohumları yutulur.
Önemli uyarı : Hekiminizin verdiği ilaçlar var ise mutlaka kullanınız. Buradaki uygulamayı bir destekleyici olarak kullanınız. Bilmeniz gereken nokta kullanacağınız bitkiye karşı alerjinizin olup olmadığıdır. Bu konuda hekiminizin görüşünü alınız. Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur.
1- Sirke ile gargara yapabilirsiniz.. 1′er çorba kaşığı böğürtlen yaprağı, hünnap , mercimek ve sinirli yaprağını kaynatın.Elde edilen su ılıdığında gargara yapın.
2- Kuru üzüm. anason ve balı eşit miktarlarda karıştırarak ezin ağız yaralarının üstüne sürün.
3- Kuru üzüm suyu, baldıran suyu, kitre suyu, gül suyu aynı oranda karıştırılır. Ağızda tutulur ve bol gargara yapılır.
4- Bol kekik çiğneyin. Sirke ve susam yağı karışımı ile ağızda gargara yapın.
5- Çocuk çiviti de ağız yaralarına iyi gelmektedir.
AĞIZ KOKULARI
1- Mideden kaynaklanan bir koku ise bal ve rendelenmiş hindistan cevizi macun yapılarak yutulur. Bu mide kaynaklı kokuyu durduracaktır.
2- Aşağıdaki malzeme her birinden 1′er çorba kaşığı ölçekle karıştırılıp gül suyuyla sıvılaştırılıp haplar yapılır. Her gün yutulur. Hindistancevizi rendesi. tarçın. turunç kabuğu. öd ağacı tozu. tarçın. kakule. ve bir çimdik miski.
AĞRILAR İÇİN
1- Zeytinyağıyla portakal kabukları 15 gün güneşte bir şişe içinde bekletilir. Bu hafif sarımtrak yağla ağrıyan yer ovulur.
2- Tuzsuz tereyağı (iki çorba kaşığı) içine bir çay kaşığı karabiber ve iki diş sarımsak atılır. 2 bardak su ilavesiyle kaynatılır. Su üstüne çıkan yağla ağrıyan vücut bölgesi ovuşturulur.
3- “Susam yağı. günlük yağı. Udi hindi yağı. defne yağı ve sedef çiçeği yağı” hepsinden aynı ölçekte alınıp karıştırılır. Ağrıyan bölge ısıtılmış bir bezle iyice sıcaklaştırıldıktan sonra bu karışımla kuvvetlice masaj yapılır.
4- Ağrı. ishal ağrısıysa veya göz ağrısıysa zencefil ve havlıcan kaynatılıp biraz şeker katılarak içilir. Papatya çayı da ağrıyı sakinleştirecektir.
5- Gaz ağrısı için dereotu tohumlarım kaynatıp suyunu için. Bebeklere 1-2 çay kaşığı verilebilir.
ALERJİ İÇİN
1- Şahtere otu kaynatılıp sabah akşam l’er su bardağı içilir. Bu reaksiyon gösteren organı sakinleştirir.
2- Acı yonga ve Ravend çini birer çorba kaşığı karıştırılıp kaynatılır. Sabah akşam birer bardak içilir.
3- Kaşınan bölgeye oğul otunu haşlayıp ezerek koyun. Kaşıntı geçecektir.
AKCİĞER RAHATSIZLIKLARI
1- “Isırgan otu tohumu. Karabiber. mürsafi. bal ve hardal” eşit miktarda karıştırılır ve bu tozlar balla hap haline getirilir. Bir çorba kaşığı büyüklüğünde sabah ve akşam yutulur.
2- Keten tohumu. Çemen. Burçak. Pamuk tohumu. ve meyan balı. birer su bardağı her birinden karıştırılıp bademyağı ilavesiyle krem haline getirilir ve sabah-akşam birer kaşık yutulur.
ARPACIK
Gözde arpacık çıktığında günde 4 kez. bir sarımsağın ucunu kesip üstüne sürün. 1-2 günde geçecektir. Astım için Sabah ve akşam aç karnına bıldırcın yumurtası çiğ tüketilir. Tedaviye 6 ay devam edilir.
ATEŞ DÜŞÜRMEK İÇİN
(Ateş hastalık belirtisi ve vücut tepkisidir. Düşürülmeye çalışılmadan önce her hastalıkta önerdiğimiz gibi önce hekime danışmalı. Onun önerdiği çözüme ek olarak şifalı bitkilerden yararlanmalısınız.)
1- Kınaya sirke katılarak macun yapılır ve ayak tabanına sürülürse vücut ısısı düşer.
2- Akasya çiçeği. yaprakları ve dalları kaynatılır baş bununla yıkanır. Ateş düşer.
3- Arpa ve papatya kaynatılır 1 bardak içilir.
4- Aspirin ve kolonya karıştırılıp vücut ovulur.
5- Sirkeye batırılmış bezler alın. bilek ve ayak altlarına konur.
AYAK AĞRISI
1- Üzerlik tohumu kaynatılır. içine sirke ilave edilerek ağrılı yer ovulur.
2- 50′şer gram zeytinyağı. kafur. amonyak l bardak ispirtoyla karıştırılır. Ağrıyan yere bununla masaj yapılır.
3- Udülkahr kökü toz haline getirilip suda pişirilir. Su bitmeye yakınken içine biraz zeytinyağı konur ve su bitene kadar kaynatılır. Yağ bir şişeye alınıp ağrıyan bacakları ovmak üzere serin bir yerde saklanır.
ADET KANAMASI ÇOKLUĞU
1- Kişniş ve nane kaynatıp içilir.
2- Mersin ağacı tohumu 100 gr. Kişniş 50 gr. Sığırdili otu 20 gr. Sumak 50 gr. Bu malzeme 1 lt şu içinde kaynatılır. Şeker konur ve soğuk olarak içilir.
3- Kereviz ve maydanoz beraberce kaynatılır. Çıkan su buzdolabında 24 saat bekletilip. aç karınla birer bardak içilir. (3 gün boyunca)
ADET KANAMASINI SÖKTÜREN BİTKİLER
1- 2 baş kereviz. 4 çorba kaşığı hindiba. 1 çorba kaşığı çemen ve 3 çorba kaşığı anason kaynatılır. Buzdolabında 4-5 saat bekletilir. 1 hafta 1′er bardak içilir.
2- 30′ar gram kereviz tohumu. hindiba tohumu. ısırgan tohumu ve çemen; 60 gr kuru üzüm. 1 kuru incir. 9 gr anason ve 9 gr Udihindi 1/2 bardak suyla kaynatılır. (Maddelerden sert olanlarım havanda toz haline getirip katınız) Boza kıvamına gelince şeker katarak 1 çay bardağı içilir.
ADET SANCISI
Tuzsuz tereyağına 1 çorba kaşığı bal ve aynı miktarda çemen katıp macun haline getirin. Adetten önce 1 kaşık yutun. Sancılar hafifleyecektir. Bademcik iltihabı Adaçayıyla bol gargara yapın.
BAĞIRSAK GAZLARI
1- Yemeklerden sonra 1 mercimek büyüklüğünde sarısabır yutulur.
2- Anason ve papatya kaynatılıp bir bardak içilir.
3- Keten tohumlarım kaynatıp süzün. suyundan 1 bardak için.
4- Bebekler için rezene. çay gibi demlenir ve 1-2 çay kaşığı meme emdikten sonra verilir.
BAĞIRSAK KURDU İÇİN
1- Defne ve pelin kaynatıp aç karına birer bardak içilirse bağırsak kurtlarım düşürür.
2- Eğreltiotu da kaynatılıp sabahları aç karma içilebilir.
3- Yarım kg nohuda üstünü örtecek kadar sirke konur. 24 saat bekletilir.Sabah aç karına bir kısmı yenir. bir kısmının lapasının üzerine oturulur.
4- Sabah aç karına ve akşam yatmadan 1 avuç taze kabak çekirdeği yenir. (Bağırsak kurtları. düşerken karın ağrısı ve mide bulantısına sebep olabilirler.)
BAĞIRSAK İLTİHABI
1- 10 gr günlük 50 gr kuru üzümle yenir.
2- Kına ve tuzsuz tereyağı macun yapılıp birer
kaşık yutulur.
3- Keten tohumu. balla karıştırılıp yemeklerden önce iki kaşık yutulur.
BALGAM SÖKTÜRMEK İÇİN
1- Meyankökü ve incir kaynatılıp içilir.
2- Baharlı tere tohumu veya otu yenir.
3- Bala tuz katılıp yenirse balgamı kurutur.
BASUR KANAMASI
1- Ardıç yağı basur memelerinin üzerine pamukla sürülür.
2- 10 gr şap. 10 gr sarısabır. 10 gr kafur toz halinde temiz gazlı bezle basur üzerine konur.
3- Sarısabır. günlük. narçiçeği. ikikardeşkanı eşit miktarda toz halinde karıştırıp basur üzerine konur.
4- Çöreotu. anason. cevzüttıb eşit miktarda toz haline getirilerek karıştırılır. 15 gr balmumu biraz suyla bir kapta eritilir. Karışıma ilave edilir. Nişastayla hap haline getirilip aç karına içilir.
5- öküz ödü ve kına macun yapılıp basura pamukla konur.
6- Defne çiçeğinin yapraklarım ıhlamur gibi kaynatıp için. Aç karnına günde 3 kez tekrar edin. 15 gün sürdürün. basurunuz geçecektir.
BAŞ AĞRILARI
1- Miyen kökü. Udihindi. Mercanköşk eşit miktarda karıştırılıp toz haline getirilir. 1 lt susamyağına katılıp 1/4 kalana kadar kaynatılır. Bu yağla. şakaklar ve boyun kökü ovulur.
2- 2 gr anason 15 gr mesteki 100 gr saf bal 60 gr mercanköşk Toz haline getirilip macun yapılır. 2 leblebi büyüklüğünde yutulur.
BAŞ DÖNMESİ
1- Şahtere ve karabaş suyu elde edilip bol bol içilir.
2- Arpa suyu. gül şerbeti. Haşhaş suyu. limon suyu ve demirhindi suyu eşit miktarda karıştırılır. Her gün l bardak içilir.
3- Kuru nane çayım 3 öğün yemeklerden sonra için.
BEL AĞRISI
Günlük Havhcan ve zencefilden 10′ar gram. 30 gr çam fıstığı. ve 200 gr bal. Hepsi toz haline gelene dek ezilip macun yapılır. Her gün 2 leblebi büyüklüğünde yutulur.
Bel soğukluğu 750 gr bala 450 gr turp tohumunu karıştırıp günde 1 çorba kaşığı yutun.
BİT İÇİN
1- 1 dolu çorba kaşığı karabiberi 1 bardak sirkeyle kaynatın. Boza kıvamına gelince soğusun. Saça bolca surun. Başı eşarpla sarın 1/2 gün bekleyin ılık suyla yıkayın. tarak kullanmadan kurutun. (Bu karışım ince saçlara zarar verebilir)
2- Saça bol vazelin sürün. 6 saat bekleyip ılık suyla yıkayın.
3- Saçları gazyağıyla ıslatıp. ince bir tarakla sirkeleri temizleyin.
4- Saçları boyayın. Saç boyasındaki amonyak bit ve sirkeleri öldürecektir. (Bit için kafurulu karışımlar kullanmayın)
BOĞMACA İÇİN
1- Meyankökü ve adaçayı kaynatılıp içilir.
2- Papatya. ıhlamur nane kaynatılıp bol içilir.
BÖBREK AĞRILARI
Böbrek sancısına en iyi gelen ilaçlardan biri kaynatılmış tarçın suyudur. ama Böbrek tıkanıklığına da nohudun kaynatılıp suyunun içilmesi gerekir. Böbrek sancısına elma yağı da iyi gelir.
Böbrekleri çalıştıran bir başka gıdada lahana. soğan ve kepek lapasıdır. Bunların hepsini haşlayıp. lapasını dayanabileceğiniz sıcaklıkta (tülbent arasında) organın üstüne koyun. En az 1.5 saat tütün. Her uygulamaya yeni terkip hazırlayın.
Böbreklerinizden rahatsızsanız. tuzlu ve füme balık. konserve balık et. kuruyemiş. tereyağı. bisküvi. kuru bakliyat ve maden suyu. limonata gibi besinlerden kaçınmalısınız.
BÖBREK İLTİHABI
1- 10 gr Keten tohumu. 3 gr kitre. 5 gr nişasta l bardak suya atılan 2 çorba kaşığı bala ilave edilip içilir.
2- Kavun ve karpuz çekirdeği böbrek iltihabını yenmenize yardımcı olacaktır.
BÖBREK TAŞI
1- Karanfil külü. karpuz çekirdeği külü. nohut külü. kereviz suyu ve turp suyu karıştırılır ve sıcak suyla bol içilir.
2- Kereviz suyu devamlı içilir.
3- Koyun sütü. keten tohumu gül veya menekşeyle karıştırılıp içilir.
4- Öğlen ve akşam aç karına yoğurdun suyunu için. Taşların parçalanıp atılmasına yardımcı olur. Bu işleme en az 3 ay devam edin.
BRONŞİT
1- Şalgam suyunu balla için.
2- Meyan kökü. papatya kaynatılıp içilir.
3- Hardal tozu balla karıştırılıp macun yapılır. Yemek sonraları 1′er kaşık yutulur.
BURUN KANAMASI
Söğüt yaprağı. üzüm yaprağı. Mersin yaprağı. Ayva yaprağı. Gül suyu. kaynatılıp lapa yapılır soğuk olarak alma konur.
BURUN TIKANIKLIĞI
1- Papatya kaynatılarak buharı buruna çekilir.
2- İçme suyuna 1 bardağa 1 tatlı kaşığı tuz konup kaynatılır. Soğuyunca buruna 3′er damla damlatılır.
3- 1 çay bardağı beyaz ispirtoya. 1′er kaşık nane ve kekik atın bir limonu içine sıkın. 1 gün bekletin. Tülbentle süzüp burun deliklerine 3′er damla damlatın.
CİLT LEKELERİ
Bal ve nisadır karıştırılıp lekeli yerlere günaşırı sürülür. Ilık suyla yıkanır.
ÇARPINTI SAYISI
1- Oğul otu ve ayva çiçeğinden birer tutam 2 su bardağı suda kaynatılır. Su yarı yarıya azaldığında. soğutulup içilir.
2- Ekşi elma suyu çıkarılır balla kaynatılır yarı yarıya azalınca şişeye konur. Şurup gibi içilir.
DAMAR SERTLİĞİ İÇİN
1- Bir ölçü kekikle dört ölçü hünnap birlikte kaynatılır. Günde l bardak içilir. 3 ay devam edilir.
2- Karabaşotu kaynatılıp içilir.
3- Nohut. rezene. acıbadem. anason eşit miktarda alınıp kaynatılıp bol bol içilir.
4- Ayrık otu kökü. rezene tohumu. baldıran. anason. sümbül. kereviz tohumu. kuru üzüm. hepsi kaynatılıp her gün bir bardak içmeye 3 ay devam edilir.
DİŞ AĞRISI
Diş etrafına karanfil yağı sürülür.
DİŞ APSESİ
Kına ve tereyağı merhem yapılıp apseye konur.
DİŞ ETLERİ KANAMASI
5 gr karabiber birer tutam Narçiçeği. pelit tozu mazı tozuyla karıştırılır. Balla merhem haline getirilip parmak uçlarıyla diş etlerine masaj yapılır.
DUDAK ÇATLAMASINA KARŞI
1- Beyaz balmumu ve gül yağı karıştırılıp eritilir. Dudaklara sürülür.
2- Susam yağı da iyi bir koruyucudur.
ERGENLİK SİVİLCESİ
Sirke. şap. nar kabuğu suda kaynatıp sivilce
ler bununla silinir.
FISTÜL
10 gr sinameki. 1 kaşık şeker. 4 gr sakız ve 1 çimdik günlük dövülerek toz haline getirilir. Sabah aç karma 1 çay kaşığı yutulur.
GASTRİT
1- 10 gr keten tohumu toz yapılıp. yemekten yarım saat önce bir bardak sütle içilir.
2- Kantaron çiçeği kaynatılıp yemeklerden önce içilir.
GRİP
1- 1 limonu kıyarak bir tutam ıhlamurla karıştırın. 2 su bardağı suda kaynatın. Sık sık için.
2- Üç su bardağı hoşafı. tarçın. karanfil. karabiber ve limon kabukları atıp kaynatın ve için.
3- 1 portakalın suyunu sıkıp. 1 taşım kaynatın. İçine 1 çorba kaşığı bal ve l tablet aspirin atın. Sıcak için.
GUATR
1- Baharlı tere tohumu çok şekerli olarak yenir. Bu guatrı eritir.
2- Nane ve papatya birer tutam kaynatılır içilir.
GUT HASTALIĞI
Adaçayı. papatya ve atkuyruğu bitkileri bu. ürik asit çoğalması sonucu ortaya çıkan hastalığın iyileştirilmesinde en etkin bitkilerdir. Bu bitkiler kaynatılıp suyu içilir. Papatya yağıyla ağrılı bölgenin ovulması hastalığa iyi gelir.
HALSİZLİK
Kaynatılmış et suyuna bal ve sirke ilave edilip aç karnına içilir.
HAMİLE KALMAK İÇİN
10 gr pelin. 5 gr Narçiçeği. 5 gr mazı. 2.5 gr soğan tohumu. 2.5 gr kilermeni. toz haline getirilir balla macun yapılır 2 leblebi büyüklüğünde her gün yutulur.
HAZIMSIZLIK İÇİN
1- ikişer tutam menekşe çiçeği. karanfil. Keraviya. birer tutam andız kökü. kakule. meşteki. bir çimdik tarçın 300 gr şeker toz haline getirilip gül suyuyla macun yapılır. 1 leblebi büyüklüğünde yemek sonrası yutulur.
2- Her birinden birer tutam karıştırarak fesleğen. adaçayı. papatya ve anasondan çay yapın. Yemek sonralarında 1′er bardak için. Her gün taze demleyip tüketin.
HUSYE ŞİŞMESİNE
5 gr üzerlik tohumu. 7 gr pekmezle içilirse şişler iner.
İSHAL İÇİN
1- 1 çorba kaşığı kuru kahve 1/2 limon suyuyla kanştırılıp aç karma yutulur.
2- Mazı toz yapılır. yemekten sonra suyla içilir.
3- Hindistan cevizi. 1 kaşık zencefil. 1 çay kaşığı şap. 1 yumurta akı. 1 çorba kaşığı taze kahve macun yapılıp yutulur.
İDRAR ZORLUĞU
1- 12 gr hıyar çekirdeği 1 gr kahveyle aç karma yutulur.
2- Havuç tohumu. şalgam tohumu. turp tohumu ve lahana tohumu eşit miktarda karıştırılıp şekerle içilir.
İDRAR YANMASI
Peynir suyu içmek. idrar yanmasını giderir.
İDRAR SÖKTÜRMEK İÇİN
Bir çorba kaşığı mısır tanesi. 1 tutam karahindiba yaprak ve kökü. 1 tutam süpürge çiçeği. 1 tutam ayrıkotu kökü. 1 tutam dağ çileği kökü. 1 tutam yapışkanotu. 1 tutam atkuyruğu bitkisini karıştırın. Bu karışımın yarısına 2 lt su ilave edin. Kaynasın. Üstünü örtüp. dibe çökmesini bekleyin. Süzün. Yemeklerden uzak saatlerde aç karına iki bardak için.
İKTİDARSIZLIK İÇİN
Yarım kg balın içine 4 tutam Darülfülfül. 4 tutam zencefil toz haline getirilir. 20 adet yumurta sarısı da pişirilerek. bala katılır. Katı hale gelince. günde 3 kez yemeklerden önce ve sonra 1 çorba kaşığı yutulur. (Soğuk yerde saklanmalıdır.)
İŞTAH AÇICI OTLAR
1- Zeytin. nane. karabiber. karanfil. havlıcan. sirke. soğan. sarımsak iştah açıcı bitkilerdir. ister çiğnenir. ister çay gibi demlenir.
2- Mayalı hamur. kekik otu. nane ve hardal çorba yapılarak içilir.
3- Andız kökü kaynatılıp içilir.
KABIZLIK
1- Kaynatılmış bir incir sirke içine konur. Suyundan içilir. incir yenir.
2- Sinameki çay gibi kaynatılıp şekerli içilir.
3- Sabah 1 kuru kayısı yenip üstüne ılık bir bardak su içilir.
4- Sabah aç karina rafine edilmemiş zeytinyağı (l çay bardağı) içilir.
5- Gece yatmadan yerfıstığı yiyip. ılık su için.
6- Bir bardak süte l tatlı kaşığı keten tohumu atıp için.
KALP RAHATSIZLIĞI
1- Oğulotu kaynatılıp içilir. Limon suyuyla da karıştırılarak içilebilir. (3 ay süreyle devam edilir)
2- Aşağıdaki otların taze olanlarının suyu çıkarılarak. kuru olanları kaynatılarak içilirse kalp rahatsızlıklarına iyi gelir: Sığırdili otu. Amber. Safran. Oğulotu. Turunç yaprağı. Andız kökü. Misk. İpek. Karanfil. Kakule. Kişniş.
3- 1 avuç kuru bademi ve biraz kekiği toz haline getirin. 2 bardak kaynamış süt ve l bardak suya toz bademi atın. Toz şekerle tatlandırıp her gün için.
KAN YAPICI YÖNTEMLER
1- Kuruüzüm karabiberle yenir.
2- Et suyu balla karıştırılıp içilir.
3- Üzüm pekmezini. inek sütü ve bademle karıştırıp için.
4- Bulgur pilavı hoşafla yenir.
5- Kara mercimek ve tahin yenir.
KARACİĞER YORGUNLUĞU
1- 10′ar gram kasıkotu çiçeği. akdelen yaprağı. meyankökü yaprağı. biberiye yaprağı 20′şer gram enginar yaprağı. yoğurtotu çiçeği. karahindiba kökü. aynısefa çiçeği karıştırılır. Karışımdan 4 çorba kaşığı alınıp üzerine 4 bardak su katılır. Kaynatılır. 15 dakika dinlendirilip her öğünden önce l bardak içilir.
2- Enginar mükemmel bir karaciğer dinlendiricidir.
3- 1 tutam Ravend çini. 2 tutam koyun otu. 2 tutam rezene. 2 tutam pelin. 3 tutam hindiba tohumu. l tutam kereviz tohumu. havanda dövülüp 200 gr kuru. üzümle karıştırılıp macun yapılır. Her gün l ceviz büyüklüğünde yutulur.
4- 3-4 lahana yaprağı. 3 tane soğanı ve 1/2 kepek ekmeğini üstünü örtecek kadar su koyun. 10 dak. kaynatın. Lapa haline gelmiş bu kıvamlı pelteyi tülbent arasında sıcak olarak tam karaciğerin üzerine koyun. En az 1.5 saat kalsın. Lapayı her seferinde taze yapın.
5- Birer tutam kasıkotu çiçeği. meyankökü. biberiye yaprağı. akdeken yaprağı. 2′şer tutam enginar yaprağı. yoğurtotu çiçeği. karahindiba kökü. aynısefa çiçeğim karıştırın. Karışımın tamamından 1 su bardağı kadar alın. 4 bardak suyla kaynatın. Üstünü örtüp dinlendirin ve her öğünden önce 1 bardak için.
KARIN AĞRISI
2′şer gram kimyon. defne otu. anason ve papatya toz haline getirilip suyla bir kaşık içilir.
KELLİK İÇİN
Kuruüzüm ve sarısabırı suda kaynatın. Saçı traş edin. Bu merhemi şurup 6 saat bekleyin. işlemi 3 kez tekrarlayın.
KIZAMIK
250 gr mercimek 2.5 bardak suda kaynatılıp içilirse kızamığın kolay çıkmasına yardım eder.
KOLİT
1- Kolitin en iyi ilacı kepekli ekmektir.
2- Mercanköşk. kediotu. güzelavrat otu. servi yaprakları kaynatılıp içilir.
3- Kına. çiçektozuyla karıştırılır yenir.
4- Kına. kavrulmuş fındık. pekmez karıştırılıp yenir.
5- Sarısabır dövülür. yarışı kadar sakızla karıştırılır.
6- Nar kabuğu. haşhaş. mazı. mürsafi. aynı oranda alınıp toz haline getirilip balla karıştırılır. 1 kaşık yutulur.
KURDEŞEN
1- Hindiba şerbeti Sahdere şerbeti Peynir suyu karıştırılıp bol içilir.
2- Ravend. karahelile ve koruk şerbeti peynir suyuyla içilir.
(Horlamaya karşı) KÜÇÜK DİL
Küçük dilin kaslannın zayıflaması horlamanın sebeplerindendir.
Aşağıda. bu kasların kuvvetlenmesi için iki ayrı öneri bulacaksınız:
1- Bir tutam sinirli yaprak Bir tutam mersin yaprağı Bir tutam mazı Bir tutam kekik. 1 bardak sirke hepsi kaynatılır. Günde bir kaç kez gargara yapılır.
2- 5 gr şap. 5 gr nisadır. Ham mazı. toz haline getirilip küçük dile pamuklu çubuk yardımıyla sürülür.
MİDE AĞRISI
Günlük. Anason. Mesleki. Çöreotu. hepsinden birer tutam dövülerek tozları balla macun yapılır yemeklerden önce 1 kaşık alınır.
MİDE BULANTISI
Limon ve kekik suyu karıştırılıp içilir.
MİDE BOZUKLUĞU-MİDE GAZLARI
Elma. limon ve nane sularına Mersin yaprağı kaynatılıp suyu ilave edilir. Bu karışımın hepsi koyulaşıncaya kadar kaynatılıp içine amber katılır. Temiz bir kavanoza konur. Günde 1 kez yemek ten önce 1 kaşık içilir.
MİDE YANMASI
1- Mide yanması varsa 1 tatlı kaşığı çöreotunu çiğneyin. yavaş yavaş yutun. Sancı geçecektir.
2- Sıcak limonata mide gazını. asitleri giderir. sindirimi kolaylaştırır. Şeker yerine bal kullanın.
3- Patlamış yağsız mısır yiyin.
4- Keten tohumu. Mürsafı. şeker kaynatılıp içilir.
MİDE ÜLSERİ
1- Haşlanmış patatesleri kabuklarıyla iyice ezin. üzerine zeytinyağı koyun. Bu karışımı yemeklerden önce iki kaşık yiyin.
2- Pirinç suyu. nar suyu. ayva hoşafı. kereviz suyu da mide ülserinin en iyi ilaçlarıdır.
3- Marketlerde satılan küçük beyaz mantarlar. ülsere faydalı pratik bitkilerdir. Sancı başladığında. üzerindeki kabuğu soyduktan sonra 3-5 beyaz mantarı çok iyi çiğneyerek yutun. Yemeklerden önce de bu işlemi yapabilirsiniz.
MİDE ŞİŞKİNLİĞİ
1- Zeytinyağından 1 ölçek. limon suyundan 2 ölçek karıştırıp her sabah için.
2- Yemekten sonra nane çayı için
3- Demirhindi. Semizotu ve kabak suları şişkinliği alır. Bol içilmelidir.
MİDE EKŞİMESİ
Bir bardak az şekerli suya 1 kahve kaşığı karbonat atın ve köpürürken için.
MİDE İLTİHABI
Sakız havanda toz haline getirilir. keten tohumu kaynatılıp içine karıştırılır. içilir.
MİGREN
1- Ense. alın ve şakaklara buzlu havlu konur.
2- Anason. Misk. Gülkurusu. Sinameki. Safran. Karanfil ve Mürsafiden birer tutam alınıp toz haline getirilir. Saf balla macun yapılır. l’er çay kaşığı yutulur.
NASIR
1- Kuru soğan etle pişirilir. Zeytinyağı katılarak iyice ezilir ve nasırın üzerinde 24 saat tutulur.
2- Kuru inciri 4′e bölün. 1 bölümünün üstüne 1 çay kaşığı kına koyup 3 gün nasır üzerinde sarih tütün.
3- Domatesteki asit yapıda nasırı yumuşatır. Nasırın üstüne 1/2 domatesi sarın.
NEFES DARALMASI (ASTIM)
1- 100 gram çemen ve yarım kilo inciri 1 tencere suya atın. içine saydığımız bu bitkileri; kimyon. anason. çöreotu. kişniş. hardaldan birer tutam ilave edip lapa haline gelene kadar kaynatan. 1 su bardağı sirke katıp. soğumaya bırakın. Aç karnına sabah veya akşam 1 kaşık yutun.
2- Bal ve oğulotu karıştırılıp içilir.
3- Ravend çini. sinameki ve meslekiden 2′şer tutam. Rezene. Tarçın ve anasondan 1′er tutam karıştırılıp toz haline getirilir. her gün 1 çay kaşığı yutulur. (acı tadı rahatsızlık verirse toza 1 çay bardağı pudra şekeri katabilirsiniz.)
4- Nefes darlığı sırasında tabanlar ve avuçlar hardalla ovulursa kriz önlenir. 5- Zeytinyağında bekletilmiş incir yiyin sık sık.
NEFRİT İÇİN
Tıbbi tedavi sürdürülürken buna ek olarak aşağıdaki terkipleri yapabilirsiniz:
1- Ayrık otu. kiraz çöpü ve Maydanozdan birer avuç kaynatan günde 1 bardak için.
2- Kereviz. mısır püskülü. arpayı kaynatıp için.
3- Karabaşotu ve papatya kaynatılıp içilir.
NEZLE
1- Portakalı sıkın. suyunu ısıtan içine 1 aspirin ve biraz bal katın. Sıcak için. Üst solunum yollarıyla ilgili rahatsızlıklara da birebir gelecektir.
2- Burnunuza sık sık tuzlu su çekip. temizleyin.
SİGARA ÖKSÜRÜĞÜ
1- Kekiği suda kaynatan. Süzüp. bal katın. Bir şişeye koyun. sabah ve akşam aç karma iki çorba kaşığı için.
2- Zencefil ve bal karıştırılıp yenir.
KURU ÖKSÜRÜK
1- Servi kozalağı kaynatılıp içilirse kuru öksürüğü keser.
2- 1 karaturpu üç bardak üzüm hoşafı veya 3 bardak şekerli suyla pelte gibi olana dek kaynatın. Günde 3-4 kez 1 çorba kaşığı yiyin.
3- 1 tutam baldıran otu. 1 tutam gelincik çiçeği. 10 gr meyankökü. 30 gr çekirdeksiz üzüm. 15 tane hünnap. 10 gr susam tohumu. 15 gr fındık kabuğu. 15 gr haşhaş kabuğu. Bu malzeme 2 bardak suyla kaynatılır. Nöbet şekeriyle tatlandırılıp öksürük şurubu yapılır.
ÖKSÜRÜK HAPI
12 gr meyan balı. 12 gr mürsafi. 3 gr amber. 6 gr afyon. 12 gr nişasta. 12 gr Zama-i arabi. Tüm malzeme toz haline getirilir. gülsuyuyla macuni aştırılıp fındık büyüklüğünde haplar yapılır. günde 3 öğün yutulur. (2′şer tane)
ÖKSÜRÜK ŞURUBU
1.5 gr mürsafi 2 çorba kaşığı şekerle kaynatılır. Gece yatmadan l kaşık içilir.
PARMAK ŞİŞMESİ (DOLAMA)
20′şer gr sarısabır. nar çiçeği. mazı v
e günlük suyla lapa yapılıp parmağa sarılır. 2 saat tutulur.
PROSTAT BÜYÜMESİ
1- Bol bol kabak çekirdeği yenir.
2- Arpa ve nohut kaynatılıp günde 3 kez içilir.
3- Ayrık kökü. maydanoz ve papatya 10′ar gram alınıp kaynatılır. bol bol içilir.
4- Hazenbal ve kereviz ayrı ayrı kaynatılıp suları alınır. ikisinden de 1′er bardak üst üste içilir. En geç 1 ay içinde prostatın probleminin yok olduğu söyleniyor.
ROMATİZMA
1- 10 gr halıcan ve 10 gr zencefil 1/2 it suda kaynatılıp şeker konup içilir. Üstüne şamfıstığı yenir.
2- Sarımsak yağı (50 gr) ve 15′er gram hardal ve karabiber 150 gr tereyağına katılıp hepsi suyla kaynatılır. Soğuyunca yüzeydeki yağla ağrıyan mafsal ovulur.
3- Defne toz haline getirilir. zeytinyağında bekletilip ağrıyan yer bununla ovulur.
4- Hardal. kına ve zeytinyağı lapa haline getirilip ayak tabanına konur.
5- Çöreotu sabah-akşam bal veya yoğurtla yenir.
SAÇ BEYAZLANMASI
20′şer gram Helile. Darufülfül. Zencefil ve helile macun yapılıp her gün 1 kaşık yutulur.
SAÇ DÖKÜLMESİ :
Biberiye yaprağı. şimşir yaprağı 20′şer gram. 50′şer gram dulavratotu bitkisi kökü. ısırgan otu yaprağı ve kekik yaprağı. Hepsi 4 bardak suyla kaynatılır. Bu suyla akşam saç derişme masaj yapılır.
SAÇ DÖKÜLMESİ ve KEPEK İÇİN
15′er gram Sarısabır. katran köpüğü. Mesleki 12 gr gül. 9 gr Mahmude toz yapılır. 1 bardak hindiba suyuyla karıştırılıp macun yapılır ve 1 çay kaşığı her gün yutulur.
SAÇKIRAN
1- Vazelin ve sarısabır merhem yapılıp günde 3-4 kez sürülür.
2- Sarımsak tırnakla bölünür (bıçakla kesilmez) tuza batırılıp saçkıran olan yere sürtülür. (Bu işlem yapılmadan saçkıran olan yer sivri bir tahta çubukla kızartılır.)
SAÇLARA GÜÇ VERMEK İÇİN
100 gr kınaya 30 gr kişniş. susam yaprağı turp suyu ve mersin yaprağı suyu katılır. Boza kıvamındaki bu malzeme akşam saça sürülüp yatılır. Sabah hatmi kökü kaynatılır ve bunun suyuyla baş yıkanır. (ayda 1 kez)
SAÇ UZAMASI İÇİN
1- Susam yağı saç diplerine sürülüp masaj yapılır. Hafif bir şampuanla yıkanmadan önce 2-3 saat. baş bir eşarpla örtülür.
2- Üzüm asması suyuyla saçlar yıkanır.
SAFRA KESESİ TAŞI
1- Bir hafta boyunca sabahları aç karına 1 çay bardağı halis zeytinyağı içilir.
2- Şalgam tohumu. bir turpun içine konur. Hamurun içinde fırında pişirilir. Her gün 1 adet yenirse kumları düşürür.
3- Çınar kabuğu kaynatılıp içilir.
SAFRA SALGISINI DENGELEMEK İÇİN
1- Kuru üzüm ve demirhindi birlikte kaynatılıp içilir.
2- Ketentohumu suyla kaynatılıp bal katılıp yenir.
SARA HASTALIĞI
1- Hindiba suyu ve şahtere suyu bol bol içilir.
2- Adasoğanı suyu. Defne tohumu ve şakayık kökü bal ilave edilerek her gün kaşık kaşık yutulur.
3- Sara krizi tuttuğunda bir soğan ikiye bölünür ve saralının burnuna tutulur. Krizi önler.
4- Bir çorba kaşığı pekmeze bir çimdik özerlik atılır. Kaynatılır. Sabahları aç karnına içilir.
SARILIK
1- Her gün Rezene ve anason çaylarından öğünlerle birlikte l çay bardağı içilir.
2- Lavanta. biberiye. kekik. nane karıştırılıp kaynatılır. Bu sudan her gün bir kaç bardak içilir.
3- Kereviz suyu ve enginar da. sarılıkta yorgun düşen karaciğere yardımcı olur.
4- Her gün yağlı pirinç çorbası ve birer çay bardağı hindiba suyu. kereviz suyu ve serkencebin (bal ve sirkeyle yapılan şerbet) içilir. Bunlar safrakesesindeki öd suyunun akışını düzenler ve bünyenin yorulmasını önler.
5- Kereviz tohumu (3-5 gr). kereviz suyu ya da siyah nohut suyuyla içilir. Rezene suyuna da kereviz tohumu atılıp içilebilir.
SEDEF HASTALIĞI
Doktorunuz sedef teşhisi koyduysa diet programımızdan ekşi gıdaları atmanızı söyleyecektir. Onun önerdiği tedavi şeklinin yanı sıra. bitkilerle de tedavisine destek olabileceğiniz iki terkip öneriyoruz:
1- Aşağıdaki bitkiler toz haline getirilir ve 2 lt suda kaynatılır. Tenceredeki suyun 3/2′si buharlaştığında. yoğunluğu artmış bu sıvıya bal ilave edin ve hastalığınız iyileşme sinyali verene kadar her gün bir tatlı kaşığı yutun. İlk hafta bir tatlı kaşığı olan dozu. ikinci hafta 1 çay kaşığına düşürün. Sedef çiçeği: 5 gr Udihindi: 5 gr Kırmızı gül yaprakları: 5 gr papatya: 30 gr Kekik: 30 gr Kereviz tohumu: 30 gr Çöreotu: 60 gr
2- Yarım litre suya 100 gr şahtere atıp kaynatın. Hastalığın iyileşme belirtileri başlayana kadar devam edin.
3- Udihindi ve ravend çini toz yapılıp vazelinle karıştırılır. Bu merhem yaralı yere sürülür.
SES KISIKLIĞI
1- Bir çorba kaşığı böğürtlen yaprağını iki bardak suda kaynatın. 1 dilim limon ve 1 tatlı kaşığı bal koyup sıcak için. Günde 3-4 kez içilirse 2-3 gün içinde ses açılacaktır.
2- Lahana yapraklarım kaynatıp suyunu alın. İçine biraz kuru üzüm veya incir atın. şeker ilave edin. Reçel kıvamına gelecek bu kıvamlı yiyeceği her öğün bir kaşık tüketin.
3- Bir bardak süte 1/2 bardak su ve 1çorba kaşığı nişasta karıştırılır. Şeker atılır. Kısık ateşte kaynatılır. Sıcak içilir.
4- Havuz haşlanıp ezilir. Üzerine pudra şekeri. ceviz rendesi. yerfıstığı ezmesi karıştırılır. Karamela gibi yenir.
5- Rafadan yumurtayı sıcak için.
SİNÜZİT
Soğuk suyla yüzünüzü yıkamaktan kaçının. Rüzgârda kalmayın ve ıslak kafayla dolaşmayın. Bu önlemlerin yanı sıra doktorunuzun önerilerine sıkı sıkıya uyun ve tedaviyi aşağıdaki terkiple destekleyin:
1 bardak suyla 1 tatlı kaşığı keten tohumu atıp kaynatın. Terkibi devamlı karıştırarak lapa haline gelip yapışkan bir hal alıncaya kadar kaynatın. El büyüklüğünde bir pamuk Üzerine sıcak sıcak bu lapayı koyup sinüzitli bölgeye cilde lapa değecek şekilde kapatın. 1 gece öyle yatın. Sabah pamuğu atıp. yüzünüzü ılık suyla yıkayın. Cildiniz! kremleyin. On gün bu işleme devam edin.
SİNİR BOZUKLUĞU
1- Çam fıstığı. bal. kuru üzüm sabahları yenir.
2- Sakinleştirici ve dinlendirici çay içilerek uykuya yatılır. (Rezene çayı. papatya çayı)
SİROZ
1- Bir gün kereviz. bir gün rezene suyu içilir.
2- Dereotu ve turp suyu bal ilave edilip içilir.
3- Rezene. Anason. Papatya. Pelin. Ayrıkotu. kimyon. Hindiba. bağ sarmaşığı ve kereviz tohumundan her birinden 1 tatlı kaşığı 2 lt suda hafif ateşte kaynatılır. Dibine çökmesi beklenir. Süzülüp bir sürahiye alınır sabahları aç karına içilir.
SİYATİK
1- Zencefil ve Havlıcan 1 lt suda birer tutam atılıp kaynatılır. şeker ilavesiyle içilir. Üzerine Şam fıstığı yenir.
2- Acı kavun sıkılıp suyuyla siyatikli yer ovulur.
SİĞİL İLACI
1- incir ağacının dalı kırılıp içinden çıkan beyaz sıvı siğil üzerine sürülür. 1 hafta devam edilir. (tene değdirmeyiniz)
2- 3-4 tane söğüt yaprağı iyice dövülüp üzerine biraz sirke konur. Siğillere sürülür.
ŞİŞKİNLİK
1- Vücudun şişkinlik hallerinde tuz tüketimi azaltılır ve lahana yaprakları üzüm suyuyla haşlanır. içine az sirke konup şiş bacaklara lapa halinde bağlanır.
2- Şişmiş yere ıspanak haşlanıp konur.
3- Ayaklarınız şişerse 20 gr Darulfülfülü 100 gr bala karıştırın ve yatmadan 1 kaşık için.
ŞEKER HASTALARI İÇİN
Şeker hastalığı . diyabet hastalığı
1- Kantaron otu kaynatılıp. bir cam kapta dolaba konur. Sabahları 1 bardak içilir. diyabet
2- Toz haline getirilmiş mahlep. günde 1 çorba kaşığı içilir. şeker
3- Böğürtlen kökü kaynatılıp suyu içilir.
4- Kekik ve tarçın kaynatılıp içilir.
5- Şeker hastalığında karaciğer ve pankreasın yükünü hafifletmek gerektiğinden. hasta nişastalı gıdalar tüketmemelidir. Kabak. yeşil fasulye. maydanoz. tere gibi potasyum açısından zengin besinlere yönlendirilmelidir.
ŞİŞMANLAMAK İÇİN
1- Tereyağı. tahin. pekmez. fındık karışımlı kurabiyeler yenir öğün aralarında. Üzerine ılık süt içilir.
2- Fındık ezmesi ve hindistan cevizi rendesi karıştırılarak yenir.
3- İncir ve anason beraber yenir. 40 gün devam edilirse şişmanlatır.
4- Ekmekle bal birlikte yenir.
5- Çitlenbik tohumları yutulur.
Önemli uyarı : Hekiminizin verdiği ilaçlar var ise mutlaka kullanınız. Buradaki uygulamayı bir destekleyici olarak kullanınız. Bilmeniz gereken nokta kullanacağınız bitkiye karşı alerjinizin olup olmadığıdır. Bu konuda hekiminizin görüşünü alınız. Hekime gitmeden ve teşhis koydurmadan şikayetiniz ne olursa olsun, buradaki bilgiler ile kendi kendinizi tedavi etmeye kalkışmayınız. Buradaki bilgilerin kesinlikle bir hastalığı teşhis amacı yoktur.
Enginarın Yararları – Enginar Hangi Hastalıklara İyi Gelir – Enginar Yaprağının Faydaları – Enginar Diyeti – Karaciğer Dostu Enginar
Enginarın Yararları – Enginar Hangi Hastalıklara İyi Gelir – Enginar Yaprağının Faydaları – Enginar Diyeti – Karaciğer Dostu Enginar
Az kalorili, hazmı kolay ve özel bir tada sahip enginarın en bol bulunduğu ay nisandır. Hem lezzet hem de sağlık açısından mükemmel bir sebze olan enginar, karaciğerin dostu olarak bilinir, karaciğeri güçlendirir.
Vitamin ve mineral açısından çok zengin olan enginar, düşük oranda yağ ve karbonhidrat içerdiğinden diyet yapanlara önerilir.
Ayrıca romatizma hastaları da enginardan yararlanabilir.
Enginarın haşlandığı su ile ağrıyan mafsallar ovulursa rahatlık hissi verir.
Enginar goncalarının tüylü kabuklarından da yararlanmak mümkün.
Cansız saçlar bu kabuklarla ovulursa güç kazanır.
Çoğunuz enginarı sadece bir yiyecek maddesi olarak biliyor olabilir. Halbuki enginarı eski devirlerde ilâç olarak da kullanıyorlardı.
Sebze olarak yerseniz veya yapraklarını kurutarak çay yaparsanız, bakın nelere iyi gelir:
Herşeyden önce atardamarlarınızdaki kireçlenmeyi önler.
Safrakesenizde veya karaciğerlerinizde meydana gelen rahatsızlıklara karşı son derece etkilidir.
Ayrıca kanımızdaki şeker miktarını ayarlamanızda veya sarılığınızın iyileştirilmesinde size çok yardımı olur.
Az kalorili, hazmı kolay ve özel bir tada sahip enginarın en bol bulunduğu ay nisandır. Hem lezzet hem de sağlık açısından mükemmel bir sebze olan enginar, karaciğerin dostu olarak bilinir, karaciğeri güçlendirir.
Vitamin ve mineral açısından çok zengin olan enginar, düşük oranda yağ ve karbonhidrat içerdiğinden diyet yapanlara önerilir.
Ayrıca romatizma hastaları da enginardan yararlanabilir.
Enginarın haşlandığı su ile ağrıyan mafsallar ovulursa rahatlık hissi verir.
Enginar goncalarının tüylü kabuklarından da yararlanmak mümkün.
Cansız saçlar bu kabuklarla ovulursa güç kazanır.
Çoğunuz enginarı sadece bir yiyecek maddesi olarak biliyor olabilir. Halbuki enginarı eski devirlerde ilâç olarak da kullanıyorlardı.
Sebze olarak yerseniz veya yapraklarını kurutarak çay yaparsanız, bakın nelere iyi gelir:
Herşeyden önce atardamarlarınızdaki kireçlenmeyi önler.
Safrakesenizde veya karaciğerlerinizde meydana gelen rahatsızlıklara karşı son derece etkilidir.
Ayrıca kanımızdaki şeker miktarını ayarlamanızda veya sarılığınızın iyileştirilmesinde size çok yardımı olur.
ssalep otu neye iyi gelir salep otunun yararları – salep otunun iyi geldiği hastalıklar – salep şerbeti
salep otu neye iyi gelir – salep otunun yararları – salep otunun iyi geldiği hastalıklar – salep şerbeti
Bağırsak nezlesini önler.
Mide ve bağırsak rahatsızlıklarına faydalıdır.
İshali kesinlikle önler.
İştahsızlığı yok eder.
Öksürüğü keser.
Balgam söktürür.
Göğsü yumuşatır.
Vereme faydalıdır.
Kabızlığı giderir.
Kadınlarda aybaşı düzensizliklerini önler.
Vücudu ıstır.
KULLANILIŞI:
SALEP
Süt ve Şekerle birlikte kaynatıldıktan sonra üzerine tarçın ekilerek içilir.
Mide ve bağırsakları teskin eder.
Bilhassa mide ve onikiparmak bağırsağı ülseri olanlara bol bol salep içmeleri tavsiye edilir.
SALEP ÇAYI: 1 yemek kaŞığı ince kıyılmış salep otu kökü çay gibi demlenerek balla tadlandırılıp içilir.
SALEP iERBETİ: 100 gram salep otu kökü (toz halinde), 200 gram pudra Şekeri.
1 litre soğuk suyun içinde 1 saat bekletilir. Sonra iyice silkelenerek çalkalanır.
Üzerine 2 litre sıcak su ilâve edildikten sonra hafif ateşte 1 saat kaynatılır. Soğutulur. Beyaz salep Şerbeti hazırdır.
Bu Şerbetten küçük çocuklara saat başı 1 kahve kaşığı verilmelidir.
Salep Şerbeti çocuklarda ishali ve bağırsak nezlesini önler.
Bu Şerbetten bacakları eğri (Raşitik) çocuklara devamlı verilmelidir. Hiçbir yan tesiri yoktur.
Bağırsak nezlesini önler.
Mide ve bağırsak rahatsızlıklarına faydalıdır.
İshali kesinlikle önler.
İştahsızlığı yok eder.
Öksürüğü keser.
Balgam söktürür.
Göğsü yumuşatır.
Vereme faydalıdır.
Kabızlığı giderir.
Kadınlarda aybaşı düzensizliklerini önler.
Vücudu ıstır.
KULLANILIŞI:
SALEP
Süt ve Şekerle birlikte kaynatıldıktan sonra üzerine tarçın ekilerek içilir.
Mide ve bağırsakları teskin eder.
Bilhassa mide ve onikiparmak bağırsağı ülseri olanlara bol bol salep içmeleri tavsiye edilir.
SALEP ÇAYI: 1 yemek kaŞığı ince kıyılmış salep otu kökü çay gibi demlenerek balla tadlandırılıp içilir.
SALEP iERBETİ: 100 gram salep otu kökü (toz halinde), 200 gram pudra Şekeri.
1 litre soğuk suyun içinde 1 saat bekletilir. Sonra iyice silkelenerek çalkalanır.
Üzerine 2 litre sıcak su ilâve edildikten sonra hafif ateşte 1 saat kaynatılır. Soğutulur. Beyaz salep Şerbeti hazırdır.
Bu Şerbetten küçük çocuklara saat başı 1 kahve kaşığı verilmelidir.
Salep Şerbeti çocuklarda ishali ve bağırsak nezlesini önler.
Bu Şerbetten bacakları eğri (Raşitik) çocuklara devamlı verilmelidir. Hiçbir yan tesiri yoktur.
Bademcik Şişmesi Bitkisel Tedavisi – Boğaz Şişmesine iyi Gelen Bitkiler
Bademcik Şişmesi Bitkisel Tedavisi – Boğaz Şişmesine iyi Gelen Bitkiler – Ahmet Maranki Bademcik Bitkisel Öneriler
Bademcik yapısal olarak bazı insanlarda büyük olabilir.Ama daha çok geçirilen sık enfeksiyonlara reaksiyon gösterdikleri için doku yavaş yavaş zaman içinde gelişerek büyür.Bunun yanı sıra bir takım olumsuz tümoral kitlelerde bademciklerin şişmesine neden olabilir.Lenf dokularına tutan bazı hastalıklarda da vücudun diğer lenf dokularında büyüme olacağı gibi bademciklerde de büyük olabilir.
Enfeksiyonlara karşı uzun süre direnci koruyabilir ancak zaman içinde yapısında bozulmalar meydana gelirse çok sık geçirilen enfeksiyonlara bağlı olarak bazen doku değişimlere uğrayabilir.Ayrıca yaş ilerledikçe bademcik dokusunun küçülmesi nedeniyle işlevini az seviyeye indirebilir.Lakin tamamen kaybolması beklenen durum değildir.
*Tendürdiyotu pamuklu çöpe batırıp sonrasıdna bu pamukla çöple ağız ve boğazın içine kadar olan bölüm bu tendürdiyotlu çöple temizlenir.
*Önce kaynatılıp daha sonra soğutulan 1 su bardağı suyun içine 10 damla tendürdiyot damlatın.Önce bu karışımı ağızda gargara yapıpı mümkünse daha sonra yutulabilir.
*Hem ateş hemde boğaz ağrısı olanlarda biberiye ve badem yağının ısıtıcı etkisi olduğundan dolayı.Bu ikisini karıştırıp boğaza masaj yapılabilir.Hem ateş düşürücüdür.
Bademcik yapısal olarak bazı insanlarda büyük olabilir.Ama daha çok geçirilen sık enfeksiyonlara reaksiyon gösterdikleri için doku yavaş yavaş zaman içinde gelişerek büyür.Bunun yanı sıra bir takım olumsuz tümoral kitlelerde bademciklerin şişmesine neden olabilir.Lenf dokularına tutan bazı hastalıklarda da vücudun diğer lenf dokularında büyüme olacağı gibi bademciklerde de büyük olabilir.
Enfeksiyonlara karşı uzun süre direnci koruyabilir ancak zaman içinde yapısında bozulmalar meydana gelirse çok sık geçirilen enfeksiyonlara bağlı olarak bazen doku değişimlere uğrayabilir.Ayrıca yaş ilerledikçe bademcik dokusunun küçülmesi nedeniyle işlevini az seviyeye indirebilir.Lakin tamamen kaybolması beklenen durum değildir.
*Tendürdiyotu pamuklu çöpe batırıp sonrasıdna bu pamukla çöple ağız ve boğazın içine kadar olan bölüm bu tendürdiyotlu çöple temizlenir.
*Önce kaynatılıp daha sonra soğutulan 1 su bardağı suyun içine 10 damla tendürdiyot damlatın.Önce bu karışımı ağızda gargara yapıpı mümkünse daha sonra yutulabilir.
*Hem ateş hemde boğaz ağrısı olanlarda biberiye ve badem yağının ısıtıcı etkisi olduğundan dolayı.Bu ikisini karıştırıp boğaza masaj yapılabilir.Hem ateş düşürücüdür.
çöbre otu neye iyi gelir – çöbre otunun faydaları – öksürük için çöbre otu – çöbre otunun ağrı kesici özelliği
çöbre otu neye iyi gelir – çöbre otunun faydaları – öksürük için çöbre otu – çöbre otunun ağrı kesici özelliği
Çöbre otundan yapılan ilaçlar, akciğerin kesif balgamını dağıtıp çıkarır, göğsü temizler ve öksürüğü keser. İştah açıcıdır. Suyu ile sivilcelere pansuman yapılır. Mide ağrısını giderir. İstiska’ya yani vücudun bir yerinde yahut midede su toplanmasına ve sarılık hastalığına iyidir. Sidiği ve hyızı idrar eder.
Sıtmanın soğukluğunu giderir. Vücuda sıcaklık verir. Müshildir, karındaki solucanları öldürüp çıkarır. Kulak ağrılarını izale eder. Çöbre’yi yemeklerde ve içilir şeylerde kullanmak; vücudun rengini güzelleştirip göze kuvvet verir. Koklanacak olursa, baş ağrınızı giderir.
Sar’a hastalığı için şu terkib tertip tecrübe edilmiş bir ilaçtır. 2 gram çöbre otuna, 2 gram ferasun, 10 gram favenya kökü ve 12 gram şeytan pisliği (bir tür sakız) ilave olunur. Bunları hepsine birlikte ezip çöbre otunun usaresiyle 14 adet hap yapılır.
Her akşam yatılacağı vakit hastaya ikişer hap yedirmeli. Çöbre’yı suda kaynatıp yakı etmek uyuşmuş kanı dağıtır dolaşımı kolaylaştırır. Çöbre’yi frenk kimyonu, bal ve tuz ile dövüp yılan soktuğu yaraya vursalar; yaradan zehiri çekip çıkarır.
Çöbre’yi zeytinyağında kaynatıp başa sürmek varsa bitleri kaçırır. Çöbre’yi incirle suda kaynatıp gargara etmek; boğaz şişlerini fayda eder. Çöbre’yi sirkede kaynatıp sıcakleyin ağızda tutmak, diş ağrısını teskin eder, dindirir.
Çöbre otunun çiçeklerini ve yapraklarını zeytinyağıyla bir şişeye koyup 30-40 gün kadar güneşde durduktan sonra o yağı kalp sektesinden incinmiş sinir, mafsal ve soğuk azalara sıcak olarak sürmek faydalıdır.
Çöbre otundan yapılan ilaçlar, akciğerin kesif balgamını dağıtıp çıkarır, göğsü temizler ve öksürüğü keser. İştah açıcıdır. Suyu ile sivilcelere pansuman yapılır. Mide ağrısını giderir. İstiska’ya yani vücudun bir yerinde yahut midede su toplanmasına ve sarılık hastalığına iyidir. Sidiği ve hyızı idrar eder.
Sıtmanın soğukluğunu giderir. Vücuda sıcaklık verir. Müshildir, karındaki solucanları öldürüp çıkarır. Kulak ağrılarını izale eder. Çöbre’yi yemeklerde ve içilir şeylerde kullanmak; vücudun rengini güzelleştirip göze kuvvet verir. Koklanacak olursa, baş ağrınızı giderir.
Sar’a hastalığı için şu terkib tertip tecrübe edilmiş bir ilaçtır. 2 gram çöbre otuna, 2 gram ferasun, 10 gram favenya kökü ve 12 gram şeytan pisliği (bir tür sakız) ilave olunur. Bunları hepsine birlikte ezip çöbre otunun usaresiyle 14 adet hap yapılır.
Her akşam yatılacağı vakit hastaya ikişer hap yedirmeli. Çöbre’yı suda kaynatıp yakı etmek uyuşmuş kanı dağıtır dolaşımı kolaylaştırır. Çöbre’yi frenk kimyonu, bal ve tuz ile dövüp yılan soktuğu yaraya vursalar; yaradan zehiri çekip çıkarır.
Çöbre’yi zeytinyağında kaynatıp başa sürmek varsa bitleri kaçırır. Çöbre’yi incirle suda kaynatıp gargara etmek; boğaz şişlerini fayda eder. Çöbre’yi sirkede kaynatıp sıcakleyin ağızda tutmak, diş ağrısını teskin eder, dindirir.
Çöbre otunun çiçeklerini ve yapraklarını zeytinyağıyla bir şişeye koyup 30-40 gün kadar güneşde durduktan sonra o yağı kalp sektesinden incinmiş sinir, mafsal ve soğuk azalara sıcak olarak sürmek faydalıdır.
çölcülanın özellikleri – çölcülanın faydaları – mısır çölcülenı neye iyi gelir
çölcülanın özellikleri – çölcülanın faydaları – mısır çölcülenı neye iyi gelir
Bir büyük armut ağacı kadar yüksek bir ağaçtır. Yaprakları uzun, sivri etrafı kertikli ve serttir.
Meyvası kiraz kadardır. Önce yeşil, sonra limoni sarı, ondan sonra ermeye başladıklarında kırmızı tamamen olgun hallerinde ise siyah rengini alır.
Tadı hoştur. Hind koka ve mısır çölcülanı olarak da isimlendirelir.
Çölcülanın Faydaları:
Bunun meyvesi gereği gibi olgunlaşmadan yenilse karına ziyade kabızlık getirir. Çölcülan; ishali ve kadının fazlaca akan hayız kanını keser. Saç dökülmesini önler.
Bir büyük armut ağacı kadar yüksek bir ağaçtır. Yaprakları uzun, sivri etrafı kertikli ve serttir.
Meyvası kiraz kadardır. Önce yeşil, sonra limoni sarı, ondan sonra ermeye başladıklarında kırmızı tamamen olgun hallerinde ise siyah rengini alır.
Tadı hoştur. Hind koka ve mısır çölcülanı olarak da isimlendirelir.
Çölcülanın Faydaları:
Bunun meyvesi gereği gibi olgunlaşmadan yenilse karına ziyade kabızlık getirir. Çölcülan; ishali ve kadının fazlaca akan hayız kanını keser. Saç dökülmesini önler.
Demir dikeni hakkında- demir dikeninin faydaları nelerdir – demir dikeni nasıl kullanılır – Demir dikeni nedir
Demir dikeni hakkında- demir dikeninin faydaları nelerdir – demir dikeni nasıl kullanılır – Demir dikeni nedir
Demir dikeni,çakır dikeni.deve çökerten,çarık dikeni de denir.Avustralya kökenli olan bu bitkinin bazı türleri Asya, Afrika ve Amerika’da da yetişmektedir. Tek yıllık yabani bir bitkidir.Yere yatık olarak büyür ve sarı çiçekleri vardır. Bitkideki etken maddler: köklerinde azot, sabit yağlar, alkaloit, resin; sap ve gövdesinde fructose, sucrose, nişasta, meyvelerinde; protein, yağ, diastase, glikosid resin bulunur. Ayrıca carboline saponin, steroidal saponinler bitkiden değişik yöntemlerle ayrıştırılrak elde edilen bitki karışımlarında standart hale getirilir.
ÇOBAN ÇÖKERTEN’ NİN ETKİLERİ
Erkeklerde antrapoz belirtilerini azaltıcı
Erkeklerde testesteronu arttırıcı, dengeleyici ve normal seviyesini koruyucu
Erkeklerde sperm sayısı,miktarı ve haraketliliğini artırıcı.
Şeker ve damar tıkanıklığında etklidir.
Böbrek çalıştırır ve taş düşürüdür.
İdarar söktürücüdür.
Cinsel güç arttırıcı.
Vücüt direncini arttırıcı.
Yüksek tansiyonu normal seviyeye çeker.
Kadınlarda yumurtlama problemlerine karşı kullanılılır.
KULLANIM ŞEKLİ
Çoban çökertenin 30-60 günlük kullanımı tavsıye edilir.
Kurutulmuş yaprak ve çiçek karışımlarından bir tutam alınır üzerine 1 su bardağı kayanmiş su atılır.10 dk demlendirilir. Suzulerek içilir.
NOT: Tansiyonu düşük olanlar kullanmamalıdır çok güçlü tansiyon düşürücü etkisi vardır.
Demir dikeni,çakır dikeni.deve çökerten,çarık dikeni de denir.Avustralya kökenli olan bu bitkinin bazı türleri Asya, Afrika ve Amerika’da da yetişmektedir. Tek yıllık yabani bir bitkidir.Yere yatık olarak büyür ve sarı çiçekleri vardır. Bitkideki etken maddler: köklerinde azot, sabit yağlar, alkaloit, resin; sap ve gövdesinde fructose, sucrose, nişasta, meyvelerinde; protein, yağ, diastase, glikosid resin bulunur. Ayrıca carboline saponin, steroidal saponinler bitkiden değişik yöntemlerle ayrıştırılrak elde edilen bitki karışımlarında standart hale getirilir.
ÇOBAN ÇÖKERTEN’ NİN ETKİLERİ
Erkeklerde antrapoz belirtilerini azaltıcı
Erkeklerde testesteronu arttırıcı, dengeleyici ve normal seviyesini koruyucu
Erkeklerde sperm sayısı,miktarı ve haraketliliğini artırıcı.
Şeker ve damar tıkanıklığında etklidir.
Böbrek çalıştırır ve taş düşürüdür.
İdarar söktürücüdür.
Cinsel güç arttırıcı.
Vücüt direncini arttırıcı.
Yüksek tansiyonu normal seviyeye çeker.
Kadınlarda yumurtlama problemlerine karşı kullanılılır.
KULLANIM ŞEKLİ
Çoban çökertenin 30-60 günlük kullanımı tavsıye edilir.
Kurutulmuş yaprak ve çiçek karışımlarından bir tutam alınır üzerine 1 su bardağı kayanmiş su atılır.10 dk demlendirilir. Suzulerek içilir.
NOT: Tansiyonu düşük olanlar kullanmamalıdır çok güçlü tansiyon düşürücü etkisi vardır.
şalgam nasıl yapılır – şalgam suyunun faydaları – şalgam neye iyi gelir – şalgamın faydaları
şalgam nasıl yapılır – şalgam suyunun faydaları – şalgam neye iyi gelir – şalgamın faydaları
Şalgam suyu, turpgiller familyasından bir bitki olan şalgam bitkisi nden yapılan bir içecektir.
Şalgam nasıl yapılır
Sağlıklı ve lezzetli bir içecek olan şalgam kırmızı havuçtan bulgur unuyla mayalandırılarak üretilmektedir. Şalgam, kırmızı havuç, su, tuz ve mayası kepekli bulgur şalgam suyunun içeriğidir. Acılı ve acısız türleri vardır.
Şalgamın mayalanması sırasında içindeki kolesterol ve şeker sıfırlanır.
A vitamini, B grubu vitaminler, C vitamini, magnezyum ve potasyum gibi mineraller içerir.
Şalgam Faydaları Nelerdir?
Vitamin açısından zengin olduğu için hastalıklara yönelik koruma sağlar.
Zindelik verir.
İştah açıcı özelliği şalgam yararları ‘ndandır.
Stres gidericidir.
Boğaz iltihabı için yararlıdır.
Bağırsakları çalıştırıcı etkisiyle kabızlığı önler.
Sindirimi kolaylaştırıcı özelliği şalgamın yararları arasındadır.
Mide ağrıları için yararlıdır.
Bağışıklığı güçlendirir.
Gripe karşı korunma sağlar.
Çinli bilim adamları şalgamın SARS hastalığına yönelik direnç oluşturduğunu belirtiyorlar.
Vücudu toksinlerden temizleyici etkisi bir diğer şalgam faydası olarak belirtilebilir.
Şalgam suyu alırken cam şişede olanlar tercih edilmeli.
alıntı
Şalgam suyu, turpgiller familyasından bir bitki olan şalgam bitkisi nden yapılan bir içecektir.
Şalgam nasıl yapılır
Sağlıklı ve lezzetli bir içecek olan şalgam kırmızı havuçtan bulgur unuyla mayalandırılarak üretilmektedir. Şalgam, kırmızı havuç, su, tuz ve mayası kepekli bulgur şalgam suyunun içeriğidir. Acılı ve acısız türleri vardır.
Şalgamın mayalanması sırasında içindeki kolesterol ve şeker sıfırlanır.
A vitamini, B grubu vitaminler, C vitamini, magnezyum ve potasyum gibi mineraller içerir.
Şalgam Faydaları Nelerdir?
Vitamin açısından zengin olduğu için hastalıklara yönelik koruma sağlar.
Zindelik verir.
İştah açıcı özelliği şalgam yararları ‘ndandır.
Stres gidericidir.
Boğaz iltihabı için yararlıdır.
Bağırsakları çalıştırıcı etkisiyle kabızlığı önler.
Sindirimi kolaylaştırıcı özelliği şalgamın yararları arasındadır.
Mide ağrıları için yararlıdır.
Bağışıklığı güçlendirir.
Gripe karşı korunma sağlar.
Çinli bilim adamları şalgamın SARS hastalığına yönelik direnç oluşturduğunu belirtiyorlar.
Vücudu toksinlerden temizleyici etkisi bir diğer şalgam faydası olarak belirtilebilir.
Şalgam suyu alırken cam şişede olanlar tercih edilmeli.
alıntı
bitkilerle karaciğer hastalıkları tedavisi – karaciğere iyi gelen bitkiler – karaciğer için herbal ilaçlar
bitkilerle karaciğer hastalıkları tedavisi – karaciğere iyi gelen bitkiler – karaciğer için herbal ilaçlar
Karaciğerin bir çok görevi vardır. vücudumuz için önemli bir organdır ve korumak gerekir. bazı görevleri şunlardır:
* Vücuda giren her türlü kimyasal ve gıda maddelerinin, fazlalık olan hormonların bertaraf edilmesi.
* Petrol ürünleri, gıda katkıları, çözücüler
* Antikor yapımı, kompleman yapımı, vitamin depolanması,
* Kan şekeri düzenlenmesi,
* Pıhtılaşma faktörlerinin yapılması
Belli başlı karaciğer fonksiyonları arasındadır. Karaciğer rahatsızlığı çok kolayca gözden kaçabilir. Çünkü yakınmaların birçoğu karaciğer için en son düşünülecek şeylerdir. Başarısı, asabiyet, halsizlik, ağrılar, hazımsızlık, şişkinlik, kabızlık, hormonal bozukluklar, PMS ve adet düzensizlikleri sadece bir kaç örnektir.
Siroz karaciğerinde, yapısal değişikler olmaktadır. Bu yüzden, karaciğer içerisinden daha az kan geçmektedir. Karaciğere gelerek bertaraf edilmesi gereken toksik maddeleri taşıyan kan karaciğer dışına yöneldiğinden dolayı bu toksinler direkt kana karışmaktadır.
İyi haber, karaciğerde siroz gelişse dahi, karaciğer büyük oranda kendini yenileme yeteneğine sahiptir. Başka bir iyi haber ise, bitkileri buna yardım eder. Almanya ve Amerika da yapılan bilimsel çalışmalar ile karaciğere faydası olduğu gösterilen bitkiler şunlardır:
* dandelion, (hindiba otu, karahindiba otu, siğil otu)
* burdock, (dulavratotu)
* chamomile, sarı papatya, öküz gözü
* licorice (meyankökü)
* milk thistle (Boğa dikeni veya Meryemana dikeni)
* ginger (zencefil)
* garlic (sarımsak)
* fennel (rezene, padişah otu) – alkole bağlı karaciğer hasarını azaltmada etkilidir.
* Archoke (enginar)
* rosamary (Biberiye)
* üzüm yaprağı
Bu bitkiler karaciğere olan hasarı iyileştirebilir ve daha ileri yıkımlardan koruyabilir. Bilimsel çalışmalarda bu bitkileri kullanan kişilerde özellikle sindirim problemleri bir iki hafta içerisinde geçmeye başlamış yine bir iki hafta içerisinde, kişiler kendilerini iyi hissetmiş ve iştahları artmıştır. Bilimsel araştırmalar esnasında, en etkileyici olanlar, milk thistle (Boğa dikeni veya Meryemana dikeni) ile yapılanlardır. Bu bitki içerisindeki slymarin ve flavanoidler karaciğerin hasarlarında koruyucu bulunmuştur. Özellikle flavanoidler, antioksidan etkileri sayesinde karaciğer hasarın engellemektedir. Flavanoidler, antioksidan etki açısından, vitamin E den daha güçlüdür. Zencefil ve sarımsak da aynı şekilde güçlü antioksidan etkiye sahiptir.
Karaciğerin fonksiyonlarını düzeltici etkisi olan flavanoidler, biberiye ve üzüm yapraklarında da bulunur. Tüm bu bitkiler, karaciğeri korudukları gibi, karaciğerce salgılanan faydalı enzimlerin yapımını kolaylaştırmakta ve böylece karaciğer görevlerine daha iyi yapabilmektedir.
Antioksidanların karaciğeri koruduğu en önemli nokta ağır metallere karşıdır. Hem çevremizden, hem gıdalardan oldukça yoğun bir şekilde ağır metallere maruz kalmaktayız. Amerikada yılda 600 000 ton kurşun atmosfere yayılmaktadır. Teneke kutularda kurşun, sigarada kurşun ve kadmiyum, diş dolgularında ve kozmetiklerde civa, antasitlerde aliminyum hayatımıza girmiştir. Araştırmalarda milk thistle (Boğa dikeni veya Meryemana dikeni) tüm bu ağır metallere karşı karaciğeri koruduğu gösterilmiştir.
Milk thistle (Boğa dikeni veya Meryemana dikeni), ilaç olarak bulunabildiği gibi, yemeklere veya çorbalarıda katılarak kullanılabilir. Bunun tozun oluşturmak için, tohumları satın alınır, bir kahve döveceğinde dövülür.
Thistle familyasından, diğer bir madde, artichoke (enginar) dur. Avrupalı doktorlar sıklıkla hastalarına artichoke ekstrakları reçete ederler. enginarPolonyada yapılan bir çalışmada, carbon disülfid in dumanına maruz kalan işçiler, iki yılın boyunca artichoke (enginar) ekstraktı almışlardır. Bu işçilerin iki yıl sonunda oldukça iyi korunduğu görülmüştür. artichoke, ayrıca karaciğerde safra stazını azaltmaktadır. Buda enginarın karaciğeri korumasındaki başka bir faktördür. Bu etkisi nedeniyle enginar ayrıca akut hepatitte de kullanılmaktadır.
Meyan kökü, karaciğere toksik olan maddeleri nötralize eder. İlk defa çiniler kullanmıştır. Meyan kökünden elde edilen glycyrrhizin maddesi hepatitte oldukça etkili bulunmuştur. Bu madde en az 3 bilimsel dergide yayınlanmıştır. Bu madde vücutta intereferonu artırmaktadır. İnterferon bilindiği gibi hepatitte tedavide kullanılmaktadır.
çin 21 bitkisi, shizandra ve bupleurum da karaciğer toksinlerini nötralize eder.Shizandra, Çinde yapılan araştırmalar sonunda yakın zamanda ilaç haline getirilmiştir. Çalışmalarda hepatit b yi bir ay içerisinde azalttığı gösterilmiştir.
Bupleurum bitkiselde Japonyada özellikle araştırmalara konu olmaktadır.
Uzak Doğu aktarlarında karaciğer tedavisi için kullanılan birçok bitki mevcuttur. Bunlardan, zencefil, hintsafranı veya zerdeçal sarısı, kakule veya hemame, Sinirliot veya Karnıyarık otu, ginseng (özellikle kırmızı ginseng), Japon ukon bitkisi, reishi mantarı karaciğeri koruduğu gösterilenlerdendir.
Zencefilin ekstra bir faydası daha vardır. Diğer bitkisel ilaçların, karaciğerde yıkılmasını engeller ve kanda daha uzun süre kalmasını sağlar.
zerdeçal sarısı, curry olarak bilinen acılı hint baharatına sarı rengi verir. Birçok yer bitkisinin karışımı olan bu maddede yine sağlıklıdır.
Başka bir Hint bitkisi tamalakidir. Karaciğer hasarını azaltmada etkilidir. Yapılan bir çalışmada, tamalaki, hepatit b virüs sayısının azaltmasada, karaciğer kanseri gelişimini engellemiştir.
Alkolün karaciğere hasarını azaltmak için kullanılabilen bitkiler ise sunlardır:
* ginseng
* evening primrose (farekulağı veya yaban çuhaçiçeği.)
* black currant seeds (frenk üzümü veya kuşüzüm.)
* borage (hodan)
Son üç bitki de bulunan esat etken madde Gamma linoleic acid (GLA) dir. GLA, alkolden zarar görmüş karaciğer bu hücrelerinin yenilenmesine de yardımcı olur. Bir çok herbalist, rezene, padişah otunun alkolün etkilerini azalttığını kabul eder.
Örnek Karaciğer koruyucu çay
Herbiri 1 çay kaşığı hindiba kökü, boğa dikeni kökü ve kavrulmuş frenk salatası kökü APnin ön
Her biri, ½ yarım çay kaşığı, saparna kökü, meyan kökü kökü ve zencefil sap kökü
1 Litre su
Bu içeriği bir tencerede kısık ateşte üç-dört dakika kaynatın, daha sonra ateşi kesip, on beş dakika demlenmesine müsaade edin. Hazırladığınız bu çaydan günde 1 fincan içiniz.
Doç.Dr. Yusuf AKCAN
Karaciğerin bir çok görevi vardır. vücudumuz için önemli bir organdır ve korumak gerekir. bazı görevleri şunlardır:
* Vücuda giren her türlü kimyasal ve gıda maddelerinin, fazlalık olan hormonların bertaraf edilmesi.
* Petrol ürünleri, gıda katkıları, çözücüler
* Antikor yapımı, kompleman yapımı, vitamin depolanması,
* Kan şekeri düzenlenmesi,
* Pıhtılaşma faktörlerinin yapılması
Belli başlı karaciğer fonksiyonları arasındadır. Karaciğer rahatsızlığı çok kolayca gözden kaçabilir. Çünkü yakınmaların birçoğu karaciğer için en son düşünülecek şeylerdir. Başarısı, asabiyet, halsizlik, ağrılar, hazımsızlık, şişkinlik, kabızlık, hormonal bozukluklar, PMS ve adet düzensizlikleri sadece bir kaç örnektir.
Siroz karaciğerinde, yapısal değişikler olmaktadır. Bu yüzden, karaciğer içerisinden daha az kan geçmektedir. Karaciğere gelerek bertaraf edilmesi gereken toksik maddeleri taşıyan kan karaciğer dışına yöneldiğinden dolayı bu toksinler direkt kana karışmaktadır.
İyi haber, karaciğerde siroz gelişse dahi, karaciğer büyük oranda kendini yenileme yeteneğine sahiptir. Başka bir iyi haber ise, bitkileri buna yardım eder. Almanya ve Amerika da yapılan bilimsel çalışmalar ile karaciğere faydası olduğu gösterilen bitkiler şunlardır:
* dandelion, (hindiba otu, karahindiba otu, siğil otu)
* burdock, (dulavratotu)
* chamomile, sarı papatya, öküz gözü
* licorice (meyankökü)
* milk thistle (Boğa dikeni veya Meryemana dikeni)
* ginger (zencefil)
* garlic (sarımsak)
* fennel (rezene, padişah otu) – alkole bağlı karaciğer hasarını azaltmada etkilidir.
* Archoke (enginar)
* rosamary (Biberiye)
* üzüm yaprağı
Bu bitkiler karaciğere olan hasarı iyileştirebilir ve daha ileri yıkımlardan koruyabilir. Bilimsel çalışmalarda bu bitkileri kullanan kişilerde özellikle sindirim problemleri bir iki hafta içerisinde geçmeye başlamış yine bir iki hafta içerisinde, kişiler kendilerini iyi hissetmiş ve iştahları artmıştır. Bilimsel araştırmalar esnasında, en etkileyici olanlar, milk thistle (Boğa dikeni veya Meryemana dikeni) ile yapılanlardır. Bu bitki içerisindeki slymarin ve flavanoidler karaciğerin hasarlarında koruyucu bulunmuştur. Özellikle flavanoidler, antioksidan etkileri sayesinde karaciğer hasarın engellemektedir. Flavanoidler, antioksidan etki açısından, vitamin E den daha güçlüdür. Zencefil ve sarımsak da aynı şekilde güçlü antioksidan etkiye sahiptir.
Karaciğerin fonksiyonlarını düzeltici etkisi olan flavanoidler, biberiye ve üzüm yapraklarında da bulunur. Tüm bu bitkiler, karaciğeri korudukları gibi, karaciğerce salgılanan faydalı enzimlerin yapımını kolaylaştırmakta ve böylece karaciğer görevlerine daha iyi yapabilmektedir.
Antioksidanların karaciğeri koruduğu en önemli nokta ağır metallere karşıdır. Hem çevremizden, hem gıdalardan oldukça yoğun bir şekilde ağır metallere maruz kalmaktayız. Amerikada yılda 600 000 ton kurşun atmosfere yayılmaktadır. Teneke kutularda kurşun, sigarada kurşun ve kadmiyum, diş dolgularında ve kozmetiklerde civa, antasitlerde aliminyum hayatımıza girmiştir. Araştırmalarda milk thistle (Boğa dikeni veya Meryemana dikeni) tüm bu ağır metallere karşı karaciğeri koruduğu gösterilmiştir.
Milk thistle (Boğa dikeni veya Meryemana dikeni), ilaç olarak bulunabildiği gibi, yemeklere veya çorbalarıda katılarak kullanılabilir. Bunun tozun oluşturmak için, tohumları satın alınır, bir kahve döveceğinde dövülür.
Thistle familyasından, diğer bir madde, artichoke (enginar) dur. Avrupalı doktorlar sıklıkla hastalarına artichoke ekstrakları reçete ederler. enginarPolonyada yapılan bir çalışmada, carbon disülfid in dumanına maruz kalan işçiler, iki yılın boyunca artichoke (enginar) ekstraktı almışlardır. Bu işçilerin iki yıl sonunda oldukça iyi korunduğu görülmüştür. artichoke, ayrıca karaciğerde safra stazını azaltmaktadır. Buda enginarın karaciğeri korumasındaki başka bir faktördür. Bu etkisi nedeniyle enginar ayrıca akut hepatitte de kullanılmaktadır.
Meyan kökü, karaciğere toksik olan maddeleri nötralize eder. İlk defa çiniler kullanmıştır. Meyan kökünden elde edilen glycyrrhizin maddesi hepatitte oldukça etkili bulunmuştur. Bu madde en az 3 bilimsel dergide yayınlanmıştır. Bu madde vücutta intereferonu artırmaktadır. İnterferon bilindiği gibi hepatitte tedavide kullanılmaktadır.
çin 21 bitkisi, shizandra ve bupleurum da karaciğer toksinlerini nötralize eder.Shizandra, Çinde yapılan araştırmalar sonunda yakın zamanda ilaç haline getirilmiştir. Çalışmalarda hepatit b yi bir ay içerisinde azalttığı gösterilmiştir.
Bupleurum bitkiselde Japonyada özellikle araştırmalara konu olmaktadır.
Uzak Doğu aktarlarında karaciğer tedavisi için kullanılan birçok bitki mevcuttur. Bunlardan, zencefil, hintsafranı veya zerdeçal sarısı, kakule veya hemame, Sinirliot veya Karnıyarık otu, ginseng (özellikle kırmızı ginseng), Japon ukon bitkisi, reishi mantarı karaciğeri koruduğu gösterilenlerdendir.
Zencefilin ekstra bir faydası daha vardır. Diğer bitkisel ilaçların, karaciğerde yıkılmasını engeller ve kanda daha uzun süre kalmasını sağlar.
zerdeçal sarısı, curry olarak bilinen acılı hint baharatına sarı rengi verir. Birçok yer bitkisinin karışımı olan bu maddede yine sağlıklıdır.
Başka bir Hint bitkisi tamalakidir. Karaciğer hasarını azaltmada etkilidir. Yapılan bir çalışmada, tamalaki, hepatit b virüs sayısının azaltmasada, karaciğer kanseri gelişimini engellemiştir.
Alkolün karaciğere hasarını azaltmak için kullanılabilen bitkiler ise sunlardır:
* ginseng
* evening primrose (farekulağı veya yaban çuhaçiçeği.)
* black currant seeds (frenk üzümü veya kuşüzüm.)
* borage (hodan)
Son üç bitki de bulunan esat etken madde Gamma linoleic acid (GLA) dir. GLA, alkolden zarar görmüş karaciğer bu hücrelerinin yenilenmesine de yardımcı olur. Bir çok herbalist, rezene, padişah otunun alkolün etkilerini azalttığını kabul eder.
Örnek Karaciğer koruyucu çay
Herbiri 1 çay kaşığı hindiba kökü, boğa dikeni kökü ve kavrulmuş frenk salatası kökü APnin ön
Her biri, ½ yarım çay kaşığı, saparna kökü, meyan kökü kökü ve zencefil sap kökü
1 Litre su
Bu içeriği bir tencerede kısık ateşte üç-dört dakika kaynatın, daha sonra ateşi kesip, on beş dakika demlenmesine müsaade edin. Hazırladığınız bu çaydan günde 1 fincan içiniz.
Doç.Dr. Yusuf AKCAN
ödem nedir – ödem attıran bitki çayları – ödem söktürücü bitkiler – tuz ödem yaparmı
ödem nedir – ödem attıran bitki çayları – ödem söktürücü bitkiler – tuz ödem yaparmı
Ödem söktürücü bitki çayları nelerdir?
Vücuttan ödemi atmak için bitki çayları destek tedavisi olarak verilir. Burada amaç, kişiye biraz daha fazla su içirtmektir. Bilinenin aksine, fazla su içmek, vücutta ödem yapmak yerine ödemi çözmeye yarar. Oda sıcaklığında ya da sıcağa yakın sıvıları tüketmek gerekir.
Bitki çaylarının içindeki maddeler, fazla idrara çıkartıcı etkiye sahiptir. Ama bunların dozu kesinlikle doktor tarafından ayarlanmalı ve takip edilmelidir. Çünkü vücudunuzdan sıvıyla birlikte bazı önemli iyonları ve materyalleri de kaybedebilirsiniz. Ödem sökme programının çok dikkatli yapılması gerekir.
Hangi besinler ödem söktürür?
Lifli gıdalar, özellikle karın çevresinde şişkinlik olan hastaların, ödem gibi algıladıkları şikayeti geriletir. Yani lifli gıdalar, bağırsak hareketlerini artırır ve vücuttaki şişkinliğin atılmasını sağlar. Ödem ise farklı bir şikayettir.
Ödemi atmak için rafine olmayan, yani işlenmemiş gıdaları belli bir ritimde vücuda almak gerekir. Yeşili fazla olan gıdalar, taze meyveler, meyve suları vücudunuzdan ödemi atmak için kullanacağınız ilk gıdalardır.
Maydanoz ödem söktürür mü?
Mısır püskülü, kiraz sapı gibi birçok öneriden son zamanlarda sıklıkla söz ediliyor. Fakat bunların vücuda alınma oranları son derece önemlidir. Bunlar arasında tıbbi dayanağı olan ve gerçekten vücudunuzdan sıvı fazlalığını atan tek gıda, maydanozdur. Sabahları yiyeceğiniz yarım kase kadar taze maydanoz (maydanoz suyu değil) vücudunuzdaki ödemi azaltmaya yarayacaktır.
Tuzu azaltın!
Yiyecek ve içeceklerle ödem bağdaştırıldığı zaman, birinci sıraya alkol, ikinci sıraya kesinlikle tuz oturur. Özellikle 30’lu yaşlardan sonra tuz, direkt olarak suyu damar içinde tutarak hem hipertansiyona hem de damar dışına sıvı kaçışına, yani ödeme neden olur.
Tuz kısıtlaması, ödemin ilk tedavilerinden biridir. İyotu yüksek olan, fakat sodyumu düşürülmüş diyet tuzlar tercih edilmelidir. Bunlarda sodyum oranı düşürüldüğü için, su tutma özellikleri de azaltılmıştır. Özellikle yüksek tansiyon hastaları ve ödem şikayeti olanların buna dikkat etmeleri gerekir.
Aslında meyve ve sebzelerden yeterli miktarda tuz alıyoruz. Yemekleri tatlandırmak için tuz kullanmak yerine, yemeği renklendirmek için kullandığınız salçanın tuzuyla yetinmelisiniz.
Ödem söktürücüler zayıflatır mı?
Ödem söktürücülerin zayıflattığına dair inanış tamamen yanlıştır. Saunaya girdiğinizde de 300-400cc kadar sıvı kaybedebilirsiniz, ama içtiğiniz üç bardak suyla tekrar geri alırsınız. Ödem söktürücülerin de uzun dönemde sizi incelttiğine inanmak son derece yanlıştır. Bu konuda bilinenin aksine, asıl zayıflama, yağ doku kaybı ile gerçekleşir. Yağ doku kaybı ile birlikte elbette vücuttaki fazla sıvı da atılacaktır.
Özellikle kadınlar arasında ödem söktürücüler ile daha zayıf görünmeye ilgi vardır. Ancak, bu son derece yanlıştır. Çünkü vücudunuzdaki sıvıyı atarken, eğer bunu dikkatsizce yaparsanız, faydalı iyon ve gerekli malzemeleri de atarsınız. Bu, sağlığınızla oynamak demektir. Vücudunuzdaki sıvıyı düzenli bir şekilde yağ ile birlikte atarsanız, iyi sonuç alırsınız.
Ödem selülit yapar mı?
Selülitiniz varsa, hem su dolaşımınız, hem de yağ dokunuz bozulmuş demektir. Dolayısıyla selülitin tedavisinde ilk aşamada yapılması gereken, ödemin giderilmesidir. Selüliti normal yağ doku olarak algılamamak gerekir.
Selülit, hem o bölgedeki sıvı dolaşımının hem de yağ dokunun bozulduğu, kronik ve çözümü çok kolay olmayan, çoğu insanın şikayet ettiği konuların başında gelir.
Ödem azaltmak için yapılması gerekenler
* Bol su içmek
* Oda sıcaklığında veya daha sıcak bitki çayı içmek
* İşlenmemiş gıdalardan yemek (yeşil sebzeler, taze meyveler, meyve suları gibi)
* Sabahları yarım kase taze maydanoz (maydanoz suyu değil) yemek
* Tuzsuz yemek (1 gr tuz 200 ml su tutuyor)
* Hazır soslar, yapay tatlandırıcılar, alkollü içecekler, bol kafeinli içecekleri azaltmak
Ödem söktürücü bitki çayları nelerdir?
Vücuttan ödemi atmak için bitki çayları destek tedavisi olarak verilir. Burada amaç, kişiye biraz daha fazla su içirtmektir. Bilinenin aksine, fazla su içmek, vücutta ödem yapmak yerine ödemi çözmeye yarar. Oda sıcaklığında ya da sıcağa yakın sıvıları tüketmek gerekir.
Bitki çaylarının içindeki maddeler, fazla idrara çıkartıcı etkiye sahiptir. Ama bunların dozu kesinlikle doktor tarafından ayarlanmalı ve takip edilmelidir. Çünkü vücudunuzdan sıvıyla birlikte bazı önemli iyonları ve materyalleri de kaybedebilirsiniz. Ödem sökme programının çok dikkatli yapılması gerekir.
Hangi besinler ödem söktürür?
Lifli gıdalar, özellikle karın çevresinde şişkinlik olan hastaların, ödem gibi algıladıkları şikayeti geriletir. Yani lifli gıdalar, bağırsak hareketlerini artırır ve vücuttaki şişkinliğin atılmasını sağlar. Ödem ise farklı bir şikayettir.
Ödemi atmak için rafine olmayan, yani işlenmemiş gıdaları belli bir ritimde vücuda almak gerekir. Yeşili fazla olan gıdalar, taze meyveler, meyve suları vücudunuzdan ödemi atmak için kullanacağınız ilk gıdalardır.
Maydanoz ödem söktürür mü?
Mısır püskülü, kiraz sapı gibi birçok öneriden son zamanlarda sıklıkla söz ediliyor. Fakat bunların vücuda alınma oranları son derece önemlidir. Bunlar arasında tıbbi dayanağı olan ve gerçekten vücudunuzdan sıvı fazlalığını atan tek gıda, maydanozdur. Sabahları yiyeceğiniz yarım kase kadar taze maydanoz (maydanoz suyu değil) vücudunuzdaki ödemi azaltmaya yarayacaktır.
Tuzu azaltın!
Yiyecek ve içeceklerle ödem bağdaştırıldığı zaman, birinci sıraya alkol, ikinci sıraya kesinlikle tuz oturur. Özellikle 30’lu yaşlardan sonra tuz, direkt olarak suyu damar içinde tutarak hem hipertansiyona hem de damar dışına sıvı kaçışına, yani ödeme neden olur.
Tuz kısıtlaması, ödemin ilk tedavilerinden biridir. İyotu yüksek olan, fakat sodyumu düşürülmüş diyet tuzlar tercih edilmelidir. Bunlarda sodyum oranı düşürüldüğü için, su tutma özellikleri de azaltılmıştır. Özellikle yüksek tansiyon hastaları ve ödem şikayeti olanların buna dikkat etmeleri gerekir.
Aslında meyve ve sebzelerden yeterli miktarda tuz alıyoruz. Yemekleri tatlandırmak için tuz kullanmak yerine, yemeği renklendirmek için kullandığınız salçanın tuzuyla yetinmelisiniz.
Ödem söktürücüler zayıflatır mı?
Ödem söktürücülerin zayıflattığına dair inanış tamamen yanlıştır. Saunaya girdiğinizde de 300-400cc kadar sıvı kaybedebilirsiniz, ama içtiğiniz üç bardak suyla tekrar geri alırsınız. Ödem söktürücülerin de uzun dönemde sizi incelttiğine inanmak son derece yanlıştır. Bu konuda bilinenin aksine, asıl zayıflama, yağ doku kaybı ile gerçekleşir. Yağ doku kaybı ile birlikte elbette vücuttaki fazla sıvı da atılacaktır.
Özellikle kadınlar arasında ödem söktürücüler ile daha zayıf görünmeye ilgi vardır. Ancak, bu son derece yanlıştır. Çünkü vücudunuzdaki sıvıyı atarken, eğer bunu dikkatsizce yaparsanız, faydalı iyon ve gerekli malzemeleri de atarsınız. Bu, sağlığınızla oynamak demektir. Vücudunuzdaki sıvıyı düzenli bir şekilde yağ ile birlikte atarsanız, iyi sonuç alırsınız.
Ödem selülit yapar mı?
Selülitiniz varsa, hem su dolaşımınız, hem de yağ dokunuz bozulmuş demektir. Dolayısıyla selülitin tedavisinde ilk aşamada yapılması gereken, ödemin giderilmesidir. Selüliti normal yağ doku olarak algılamamak gerekir.
Selülit, hem o bölgedeki sıvı dolaşımının hem de yağ dokunun bozulduğu, kronik ve çözümü çok kolay olmayan, çoğu insanın şikayet ettiği konuların başında gelir.
Ödem azaltmak için yapılması gerekenler
* Bol su içmek
* Oda sıcaklığında veya daha sıcak bitki çayı içmek
* İşlenmemiş gıdalardan yemek (yeşil sebzeler, taze meyveler, meyve suları gibi)
* Sabahları yarım kase taze maydanoz (maydanoz suyu değil) yemek
* Tuzsuz yemek (1 gr tuz 200 ml su tutuyor)
* Hazır soslar, yapay tatlandırıcılar, alkollü içecekler, bol kafeinli içecekleri azaltmak
Kızılcık meyvesinin faydaları – Kızılcık Hakkında – Kızılcık meyvesinin faydaları hakkında
Kızılcık meyvesinin faydaları – Kızılcık Hakkında – Kızılcık meyvesinin faydaları hakkında
Kızılcık son zamanlarda kanserle savaşmada en etkili gıda olarak karşımıza çıkmaktadır. Kuru ya da taze olarak tüketebileceğiniz kızılcık sağlığımız için en yararlı besinlerden birisidir. Şeker içermesine rağmen kızılcık diyabet hastalarının öğünlerine eklenebilecek en faydalı meyvedir.Kanserle savaşmada en etkili besin domates olarak bilinir; fakat kızılcık da bu listede üst sıralarda yer almaktadır.
Kızılcık Meyvesinin Faydaları
1-Kızılcık, kanser hücrelerinin büyümesini engelleyen antioksidan özellik taşır.
2-Kızılcık suyu mide kanserine neden olan pylori bakterilerini yok eder.
3-Kızılcık suyundaki esanslar göğüs kanserini engeller.
4-Kızılcık ayrıca kolesterole ve kalp rahatsızlıklarına iyi gelir.
5-Diş ve diş eti ilgili rahatsızlıkların ortaya çıkmasını önler.
İşte size sağlıklı ve lezzetli kızılcık ve cevizli bisküvi tarifi:
2 kap un
1 çay kaşığı kapartma tozu
1/2 kap kahverengi şeker
2 yumurta
1 çay kaşığı vanilla
1/2 kap kızılcık
1/2 kap ceviz
Yapılışı: Fırını 180°C’ye ısıtın. Unu ve kabartma tozunu eleyin ve şeker ve yumurta ile karıştırın. Vanilla esansını, kızılcık ve cevizleri ekleyin. Karışımı hamur haline getirin ve ikiye bölün. İki parçayıda düzleştirin ve yağlanmış fırın tepsisine yerleştirin. Fırında 20 dakika kadar pişirin. Bisküvileri dışarı çıkardıktan sonra 15 dakika soğumaya bırakın ve bisküvi kalıpları kullanarak şekil verin. Fırını 160°C’ye getirin ve bisküvileri 15 dakika daha pişirin.
badem yağı – badem yağının yararları – badem yağının içeriği
badem yağı – badem yağının yararları – badem yağının içeriği
BADEM YAĞI NEDİR?
Badem yağı zeytinyağı, susam yağı, çörek otu yağı gibi vücudumuz açısından sağlıklı olan yağlardan olup eskiden beri güzellik amaçlı kullanılmıştır. Mineral olarak kalsiyum, magnezyum, potasyum ve fosfor içermektedir. Vitamin olarak başta E vitamini olmak üzere A, B1, B2, B6 vitaminlerini de içermektedir.
Badem yağı, badem çekirdeğinin soğuk baskı yöntemi ile sıkılmasından elde edilir. Sarı renkli ve hafif kokusu olan bir yağdır. Tat olarak ceviz tadını anımsatmaktadır. Gece sürülerek de kullanılabilmektedir.
Yazımızda badem yağının vücudumuz, özellikle deri için yararlarını sizler için araştırdık.
FAYDALARI NELERDİR?
* Kuru ve çatlayan ciltler için bakım sağlar. Pürüzleri giderir.
* Doğum çatlaklarının giderilmesinde idealdir. Kullanım, hamile iken olmalıdır.
* Saçı besler ve dökülmesini önler.(sürdükten sonra 1 saat kadar bekletin)
* Kabızlığı önleyici özelliği bulunmaktadır.
* Göz çevresindeki kazayağı kırışıklıklarını giderir.(gözünüze kaçırmayın)
* Gözaltı morluklarına iyi gelir.
* Yaşlılık etkilerinin azalmasını sağlar.
* Makyajın temizlenmesinde bir pamuk yardımı ile kullanılır.
* El ve ayak bakımında kullanılır.
* Egzamada oluşan kaşıntıları giderir.
* Soğuk havalarda koruma sağlar.
öksürük – öksürük nasıl geçer – solunum yolları enfeksiyonu – şifalı bitkiler – öksürüğe iyi gelen bitkiler
öksürük – öksürük nasıl geçer – solunum yolları enfeksiyonu – şifalı bitkiler – öksürüğe iyi gelen bitkiler
Tanımı: Solunum yolları zarlarının rahatsızlığı nedeniyle ciğerlerdeki havanın birdenbire ve gürültülü bir sesle dışarı çıkmasıdır.
Nedenleri: Bademcik iltahabı, grip, aşırı sigara içmek, soğuk içicekler yüzünden göğsü üşütmek, boğmaca, astım gibi birçok neden sıralanabilir.
Solunum yollarının iç yüzünü yapan zarlar iltahaplandığında, mukus salgısı artmakta ve bu zarın kolaylıkla tahriş edilebildiği görülmektedir. Öksürükle mukusun fazlası dışan atılmaktadır.
Öksürmek zorunda kalan kişi, önce derin bir soluk alır, sonra ses telleri aralarındaki aralığı kapatıp ve göğüs boşluğu basıncını arttınrcasına kaslarını kasar. Bu olaydan sonra ses telleri aralığı aniden açılınca, solunum yollarındaki hava patlarcasına dışarı atılır. Bu havayla birlikte aşırı miktardaki salgılar ve bazı tahriş edici maddeler dışarı çıkar.
Öneriler:Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı kekik otu katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülüp günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzerer birer çay fincanı içilir.
* Bir çay fincanı soğuk suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı oranında ebegümeci katılıp demlenmesi için on iki saat bekletildikten sonra, süzülerek ılıtılmak için içi kaynar su dolu olan bir başka kabın içine ihyana kadar bırakılıp ardından, gün-de iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Havanda dövülmek suretiyle toz haline getirilmiş olan bir çay kaşığı çitlembik tohumu bir çay fincanı kaynar suyun içine katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış incir yaprağı katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış mayasıl otu katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç küçük parçalara bölünmüş kereviz katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanına bir tatlı kaşığı süzme bal ilavesiyle içilir.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı öksürük otu çiçeği katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülüp günde iki kez, sabah ve akşam olmak uzerer birer çay fincanı içilir.
*Aynı oranda ince kıyılmış veya havanda dövülerek toz haline getirilmiş olan, havlıcan, ebegümeci, zencefil, tıbbi hatmi, ayva yaprağı, ayva çekirdeği ve ıhlamur iyice karıştırılıp harman edildikten sonra; bir çay fincanı kaynar suyun içine bir çay kaşığı bitki harmanı katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde iki kez sabah ve akşam olmak üzere birer çay bardağı içilir.
*Aynı oranda ince kıyılmış veya havanda dövülerek toz haline getirilmiş olan, öksürük otu (yapraklaRI ve çiçekleri), sığırkuyruğu çiçeği, ciğer otu ve sinirli ot yaprağı iyice karıştırılıp harman edildikten sonra; bir çay fincanı kaynar suyun içine bir çay kaşığı bitki harmanı katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde iki kez sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
*Aynı oranda ince kıyılmış veya havanda dövülerek toz haline getirilmiş olan, nane, kekik, papatya çiçeği, tıbbi hatmi ve ıhlamur iyice karıştırılıp harman edildikten sonra; bir çay fincanı kaynar suyun içine bir çay kaşığı bitki harmanı katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde iki kez sabah ve akşam olmak üzere birer çay bardağı içilir.
*Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı dar yapraklı sinirli ot katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülüp günde iki kez, sabah ve akşam olmak uzerer birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış kılıç otu katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış ayrık otu katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış sarmaşık katı-lıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanına birer tatlı kaşığı süzme bal ilavesiyle içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç taze ve ince ktyılmış sarımsak otu katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde içinde bir su bardağı aralıklarla yudumlanarak içilir.
* Bir litre soğuk suyun içine bir avuç taze ve ince kıyılmış tıbbi hatmi kökü ve iki çorba kaşığı toz şeker katılıp 1 -2 saat bekletilmesinin ardından süzülerek her iki saatte bir çorba kaşığı alınarak kullanılır.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı ciğer otu katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülüp günde iki kez, sabah ve akşam olmak uzerer birer çay fincanı içilir.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine birer çay kaşığı toz tarçın ve karabiber katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülüp günde iki kez sabah ve akşam olmak üzerer birer çay fincanı içilir.
* Bir su bardağı sıcak suyun içine havanda dövülerek toz haline getirilmiş olan birer çorba kaşığı fındık içi ile süzme bal ilave edilip karıştırıldıktan sonra ılık halde içilir.
* 100 gram yulaf unu bir litre soğuk suyun içinde yumuşaması için birkaç saat bekletildikten sonra koyulaşıncaya kadar kaynatılıp her üç saatte bir birer çorba kaşığı alınır.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı dağ şebboyu katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülüp günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çorba kaşığı içilir.
* Bir miktar siyah turp mikserden geçirildikten sonra bir tülbent yardımıyla suyu sıkılıp elde edilen bir su bardağı turp suyuna bir çorba kaşığı süzme bal ilave edilip günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çorba kaşığı içilir.
* Bir su bardağı soğuk suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı oranında koyun gözü katılıp demlenmesi için on iki saat bekletildikten sonra, süzülerek ılıtılmak için içi kaynar su dolu olan bir başka kabın içine ağzına kadar bırakılıp ardından, gün içinde aralıklarla yudumlanarak içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış ceviz yaprağı katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine iki avuç kavun çekirdeği katılıp, su yarım litreye düşene kadar kaynatıldıktan sonra süzülerek günde üç öğün birer çay fincanı içilir.
* Bir litre süt ile 5-6 diş ince kıyılmış sarımsak kaynatılıp süzülmesinin ardından ihyana kadar bekletilip birer tatlı kaşığı süzme bal ilavesiyle günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı avşar otu katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülüp günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzerer birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine küçük parçalara bölünmüş bir avuç kuru soğan katılıp, kaynatıldıktan sonra süzülerek günde üç öğün birer çay fincanına bir tetlı kaşığı süzme bal ilavesiyle içilir.
* Bir litre suyun içine küçük parçalara bölünmüş bir avuç at kestanesi katılıp, kaynatıldıktan sonra süzülerek günde üç öğün birer çay fincanı içilir.
*Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir tatlı kaşığı izlanda yosunu katılıp kısa bir süre demlenmesi beklendikten sonra, süzülerek, öğle ve akşam yemeklerinden yanm saat önce birer çay fincanı soğuk olarak içilir.
* Bir litre suyun içine 4-5 adet keçiboynuzu katılıp, su yarım litreye düşene kadar kaynatıldıktan sonra süzülerek günde üç öğün birer çay fincanına birer çay kaşığı süzme bal ilavesiyle içilir.
* Bir litre suyun içine iki avuç ayva çekirdeği katılıp, su yanm litreye düşene kadar kaynatıldıktan sonra süzülerek günde üç öğün birer çay fincanı içilir.
* Havanda dövülmek suretiyle toz haline getirilmiş olan bir çay kaşığı hardal tohumu bir çay fincanı kaynar suyun içine katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış yer palamudu katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış menekşe çiçeği katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış kiraz çiçeği katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir adet selvi kozalağı katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde üç öğün yarımşar çay bardağı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış elma çiçeği katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış bakla çiçeği katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış deve tabanı çiçeği katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış gelincik çiçeği katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı güneş gülü katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülüp gün içinde aralıklarla yudumlanarak içilir.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir tatlı kaşığı süzme bal katılıp karıştırıldıktan sonra günde üç öğün birer çay fincanı içilir.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı rezene katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülüp günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzerer birer çay fincanı içilir.
* Bir bardak kaynar suyun içine bir tatlı kaşığı ince kıyılmış sığır dili katılıp 4-5 saat dinlenmesi için bırakılmasının ardından arzuya göre tatlandırılıp her sabah bir çorba kaşığı içilir.
* Bir litre suyun içine 4 adet kuru incir ve bir kahve fincanı meyan kökü katılıp kaynatıldıktan sonra süzülerek günde üç öğün kullanılır.
* Bir litre süt ile 2-3 adet küçük parçalara bölünmüş kuru incir kaynatılıp süzülmesinin ardından ihyana kadar bekletilip günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış mersin yaprağı katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine ince kıyılmış bir çay kaşığı kara hindiba katılıp kısa bir süre demlenmesi beklendikten sonra, süzülerek, öğle ve akşam yemeklerinden yanm saat önce birer çay fincanı soğuk olarak içilir.
* Bir litre suyun içine bir yemek kaşığı civanperçemi katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde üç öğün birer çorba kaşığı içilir.
* Bir çorba kaşığı çam ağacı sürgünü bir litre suyun içine katılıp kaynatıldıktan sonra süzülerek ve arzuya göre tatlandırılarak günde üç öğün birer çay bardağı içilir.
* Bir litre suyun içine bir çorba kaşığı dolusu ıhlamur, bir silme yemek kaşığı tıbbi hatmi, bir adet rendelenmiş limon kabuğu ve bir tatlı kaşığı tarçın katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde üç öğün yarımşar çay fincanı içilir.
* Havanda dövülmek suretiyle toz haline getirilmiş olan bir çay kaşığı keten tohumu bir çay fincanı kaynar suyun içine katılıp demlenmesi için kısa bir süre beklendikten sonra süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere içilir.
* Bir litre suyun içine iki avuç hünnap katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere içilir.
* Bir tatlı kaşığı toz zencefilini içine bir çay kaşığı bal ve yarım çay kaşığından biraz daha az tuz bir kürdan yardımıyla karıştırılıp yutulur.
* Bir çay fincanı kaynar suyun içine bir çay kaşığı karabaş otu katılıp demlenmesinin ardından süzülüp, süzme bal ile tatlandırılarak günde iki kez, sabah ve akşam olma üzere birer çay fincanı içilir.
* Bir miktar şalgam mikserden geçirildikten sonra bir tülbent yardımıyla suyu sıkılıp elde edilen bir su bardağı turp suyuna bir çorba kaşığı süzme bal ilave edilip günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzere birer çorba kaşığı içilir.
* Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış pazı katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde iki kez, sabah ve akşam olmak üzerebirer çay fincanı içilir.
* Bir duble viski (3 el.) ile bir kahve fincanı sıcak limon suyu karıştırılıp günde iki kez akşam yemeklerinden sonra ve yatarken birer duble içilir.
meyve ve sebzelerin kabuğu – meyve kabuğunun şifası – meyve kabuklarındaki şifa
meyve ve sebzelerin kabuğu – meyve kabuğunun şifası – meyve kabuklarındaki şifa
Bazı meyve ve sebzelerin kabuğu kanser ilacı gibi İngiliz Gıda ve Sağlık Forumu, insanların meyve ve sebzelerin kabuklarını yiyerek kansere yakalanma oranlarını düşürebileceklerini açıkladı. Meyvelerin şifasını ve faydalarını, artık biliyoruz. Bu da, daha bilinçli bir beslenme için, ilk adımlardan bir tanesi. Amerika’daki beslenme uzmanları ve araştırmacılar el ele verip kabuklardaki şifayı ortaya çıkarmış.Meyveler kadar, bazı meyve kabukları da şifa dağıtıyor. İşte o sebze ve meyveler:
Kivi: Kabuğunda ve içinde bulunan bol antioksidan kansere karşı mücadele eder.
Ananas: Kabuğunda bromelain enzimi bulunuyor.
Sarmısak: Kabuğu, kalbi koruyan ve yaşlanmayı engelleyen antioksidanlar içeriyor.
Turunçgiller: Portakal ve mandalina kabukları antioksidanlar açısından çok zengin.
Patates: Kabuğundaki potasyum, demir ve çinko sağlık için bir altın anahtar.
Portakal : Haftada 1 çay kaşığı portakal kabuğu yemek, cilt kanseri riskini %30 azaltıyor. Salataların içerisinde rahatlıkla kullanılabilir.
Elma : Elmanın kabuğu, içerisindeki beyaz kısma göre %87 daha fazla, kanser önleyici içeriğe sahip.
Patlıcan : Patlıcandan bir şerit sıyırdığınızda 300 miligram nasunin elde ediliyor. Yanı sıra 200 miligram kas kramplarını engelleme özelliğine sahip potasyum, 13 miligram bağışıklığı güçlendirici magnezyum da gizli patlıcanın kabuğunda.
Salatalık : Tamamına yakını, kalorisiz olan salatalığın kabuğu, bol miktarda silis içeriyor. Bu da, deriyi dolggunlaştıran kolojen anlamına geliyor. Silis için önerilen, belirli bir doz yok. Ama günde 5 miligram yeterli olarak kabul ediliyor. Yani, kabuklu yenecek 1 adet salatalık, 5 mg lık ihtiyacı karşılayacaktır.
Kivi: Kabuğunda ve içinde bulunan bol antioksidan kansere karşı mücadele eder.
Ananas: Kabuğunda bromelain enzimi bulunuyor.
Sarmısak: Kabuğu, kalbi koruyan ve yaşlanmayı engelleyen antioksidanlar içeriyor.
Turunçgiller: Portakal ve mandalina kabukları antioksidanlar açısından çok zengin.
Patates: Kabuğundaki potasyum, demir ve çinko sağlık için bir altın anahtar.
Portakal : Haftada 1 çay kaşığı portakal kabuğu yemek, cilt kanseri riskini %30 azaltıyor. Salataların içerisinde rahatlıkla kullanılabilir.
Elma : Elmanın kabuğu, içerisindeki beyaz kısma göre %87 daha fazla, kanser önleyici içeriğe sahip.
Patlıcan : Patlıcandan bir şerit sıyırdığınızda 300 miligram nasunin elde ediliyor. Yanı sıra 200 miligram kas kramplarını engelleme özelliğine sahip potasyum, 13 miligram bağışıklığı güçlendirici magnezyum da gizli patlıcanın kabuğunda.
Salatalık : Tamamına yakını, kalorisiz olan salatalığın kabuğu, bol miktarda silis içeriyor. Bu da, deriyi dolggunlaştıran kolojen anlamına geliyor. Silis için önerilen, belirli bir doz yok. Ama günde 5 miligram yeterli olarak kabul ediliyor. Yani, kabuklu yenecek 1 adet salatalık, 5 mg lık ihtiyacı karşılayacaktır.
reflünün bitkilerle tedavisi – mide için bitkisel reçeteler – bitkilerle reflü tedavisi – bitkilerle ülser tedavisi
reflünün bitkilerle tedavisi – mide için bitkisel reçeteler – bitkilerle reflü tedavisi – bitkilerle ülser tedavisi
Ebe Gümeçli Bitkisel Karışım
Sarı Kantaron (Hypercium Ferforatum)
Ebe Gümeci (Malva Sp.)
Civan Perçemi (Achillea Millefolium)
Mayıs Papatyası (Matracaria C.)
Keten Tohumu (Linum Usitatissimum)
Lavanta Çiçeği (Lavandula A. Miller)
Sarı kantaron bitkisinin içeriğindeki hypericin, eterik yağlar, ebe gümeci, bitkisindeki müsilaj, renk maddeleri civan perçemi bitkisindeki eterik yağlarda bulunan cineol, pinenler, bornylasetat, bunun yanında bitide steril maddeler bulunur. Mayıs papatyası bitkisindeki fosforik asit, zerotin, sitearin, bisabolol keten tohumu bitkisindeki sitozteron, limarin, linamarin, lavanta çiçeği bitkisindeki pinen, cineol, bornoal biokimyasal maddeleri ülserden dolayı midede ağrıyı ve yanmayı en aza indirir. Midenin mukozasını yumuşatır, ülser sorununa yardımcı olabilir.
Aslan Pençeli Bitkisel Karışımı
Kırmızı Kantaron (Centaurium Minus)
Civan Perçemi (Achillea Milefolium)
Ayrık Otu (Agropyron Repens)
Aslan Pençesi (Alchemilla Alpina)
Kırmızı kantaron bitkisinin içeriğindeki rhodon, ve pholobaphene, civan perçemi bitkisinin yeşil kısımları ve çiçek açma devresinde C vitamini ve karoten, bitkinin organlarında eterik yağlar bulunur. Glikoalkoloidlerden ahilin ve ahiletin bulunmaktadır, ayrık otundaki triricin, müsilaj, saponinler, aslan pençesindeki leudik asit, tanen tuzları, filosterim (diüretik etkiye sahiptir) biokimyasal maddelerindeki aktif bileşikler mide sorununun çözümünde yardımcı olur.
Biberiyeli Bitkisel Karışım
Biberiye (Rosmarimus O.)
Civan Perçemi (Achillea Milefolium)
Sarı Kantaron (Hyperciumferforatum)
Okaliptüs (Eucalyptus Sp.)
Biberiye bitkisinin içeriğindeki monoterpenlerve terpenoid oksitler, civan perçemi bitkisinin yeşil kısımları ve çiçek açma devresinde C Vitamini ve karoten, bütün organlarında eterik yağlar. Glikoalkloidlerden ahilin ve ahiletin, okaliptüs bitkisindeki acı madde, rezin ve okaliptol, sarı kantaron bitkisindeki hypericin, flavonoit, biokimyasal maddeleri sayesinde beyin tarafından üretilen asetilkolin adlı bir kimyasalın parçalanmasını önleyen acetyleholinestrase adlı kimyasallar mevcuttur, bunun sonucu olarak da vücudu zinde tutar halsizliği önler.
Mayıs Papatyalı Bitkisel Karışım
Aslan Pençesi (Salvia Trilopa)
Tıbbi Nane (Menta Piperita)
Ayni Safa (Calendula of Ficinalis)
Mayıs Papatyası (Matricaria C.)
Aslan Pençesi içeriğindeki leudik asit, filosterim ((diüretik etkiye sahiptir), tıbbi nanedeki terpenler, serbest ve ester halinde mentol ve mentofuran, aynı safadaki calendula sapogenin, glikozitler,xantophill, müsilaj biokimyasal maddeleri sinirsel rahatlamaya, ferahlamaya ve canlılığa sebep olmaktadır.
Kullanımı : Gıda Takviyesi Olarak Günde 3 Kez, Yemeklerden Önce
Her üründen birer Tablet Alınması Önerilir.
NOT : Doktorunuzun verdiği ilacı almaya devam ediniz. Hamile ve 12 yaş altı çocukların ürünlerimizi kullanmaması önerilir.
alıntıdır
Ebe Gümeçli Bitkisel Karışım
Sarı Kantaron (Hypercium Ferforatum)
Ebe Gümeci (Malva Sp.)
Civan Perçemi (Achillea Millefolium)
Mayıs Papatyası (Matracaria C.)
Keten Tohumu (Linum Usitatissimum)
Lavanta Çiçeği (Lavandula A. Miller)
Sarı kantaron bitkisinin içeriğindeki hypericin, eterik yağlar, ebe gümeci, bitkisindeki müsilaj, renk maddeleri civan perçemi bitkisindeki eterik yağlarda bulunan cineol, pinenler, bornylasetat, bunun yanında bitide steril maddeler bulunur. Mayıs papatyası bitkisindeki fosforik asit, zerotin, sitearin, bisabolol keten tohumu bitkisindeki sitozteron, limarin, linamarin, lavanta çiçeği bitkisindeki pinen, cineol, bornoal biokimyasal maddeleri ülserden dolayı midede ağrıyı ve yanmayı en aza indirir. Midenin mukozasını yumuşatır, ülser sorununa yardımcı olabilir.
Aslan Pençeli Bitkisel Karışımı
Kırmızı Kantaron (Centaurium Minus)
Civan Perçemi (Achillea Milefolium)
Ayrık Otu (Agropyron Repens)
Aslan Pençesi (Alchemilla Alpina)
Kırmızı kantaron bitkisinin içeriğindeki rhodon, ve pholobaphene, civan perçemi bitkisinin yeşil kısımları ve çiçek açma devresinde C vitamini ve karoten, bitkinin organlarında eterik yağlar bulunur. Glikoalkoloidlerden ahilin ve ahiletin bulunmaktadır, ayrık otundaki triricin, müsilaj, saponinler, aslan pençesindeki leudik asit, tanen tuzları, filosterim (diüretik etkiye sahiptir) biokimyasal maddelerindeki aktif bileşikler mide sorununun çözümünde yardımcı olur.
Biberiyeli Bitkisel Karışım
Biberiye (Rosmarimus O.)
Civan Perçemi (Achillea Milefolium)
Sarı Kantaron (Hyperciumferforatum)
Okaliptüs (Eucalyptus Sp.)
Biberiye bitkisinin içeriğindeki monoterpenlerve terpenoid oksitler, civan perçemi bitkisinin yeşil kısımları ve çiçek açma devresinde C Vitamini ve karoten, bütün organlarında eterik yağlar. Glikoalkloidlerden ahilin ve ahiletin, okaliptüs bitkisindeki acı madde, rezin ve okaliptol, sarı kantaron bitkisindeki hypericin, flavonoit, biokimyasal maddeleri sayesinde beyin tarafından üretilen asetilkolin adlı bir kimyasalın parçalanmasını önleyen acetyleholinestrase adlı kimyasallar mevcuttur, bunun sonucu olarak da vücudu zinde tutar halsizliği önler.
Mayıs Papatyalı Bitkisel Karışım
Aslan Pençesi (Salvia Trilopa)
Tıbbi Nane (Menta Piperita)
Ayni Safa (Calendula of Ficinalis)
Mayıs Papatyası (Matricaria C.)
Aslan Pençesi içeriğindeki leudik asit, filosterim ((diüretik etkiye sahiptir), tıbbi nanedeki terpenler, serbest ve ester halinde mentol ve mentofuran, aynı safadaki calendula sapogenin, glikozitler,xantophill, müsilaj biokimyasal maddeleri sinirsel rahatlamaya, ferahlamaya ve canlılığa sebep olmaktadır.
Kullanımı : Gıda Takviyesi Olarak Günde 3 Kez, Yemeklerden Önce
Her üründen birer Tablet Alınması Önerilir.
NOT : Doktorunuzun verdiği ilacı almaya devam ediniz. Hamile ve 12 yaş altı çocukların ürünlerimizi kullanmaması önerilir.
alıntıdır
Alexander Tekniği Hakkında – Alexander Tekniği Neye İyi Gelir – Alexander Tekniği Faydaları Nelerdir
Alexander Tekniği Hakkında – Alexander Tekniği Neye İyi Gelir – Alexander Tekniği Faydaları Nelerdir
Duruş eğitimi olarak târif edilse de, bu basit kavramın ötesinde vücûdun ve zihnin uyum içinde olmasının sağlandığı bir teknik olarak görülmelidir. Aleksander tekniği, hastaya vücûdunu öğrenilmiş, sonradan eklenmiş hareketlerden kurtarıp, kendi temel, doğal duruşu ve hareket biçimlerini kazanmayı öğretir.
Tekniğe kendi ismini veren Frederick Matthias Alexander, 1869 yılında Tazmanya’da doğdu. Şiir ve şarkılar söyleyen Aleksander, sesini yavaş yavaş yitirmeye başlayınca bunun nedenlerini araştırdı. Ayna önünde şiir okurken kendini incelediğinde, vücûdunu yanlış kullandığının farkına vardı. Her söyleyişe başlarken kafasını geriye itip boğazını kalınlaştırdığını gözlemledi. Bu garip duruş biçimi kendisine normal görünse de, düzeltmenin iyi olacağına kanaat getirdi ve böylece bu garip hareketleri yapmayıp, gerilim yaratmadan konuşabilinceye kadar egzersiz yaptı. Sonunda sesi düzeldi ve bundan sonra sesini konuşurken hiç kaybetmedi.
Aleksander, nefes alma ve daha düzgün durma alıştırmaları yapmaya devam etti. Bunun sonucunda kendini daha sağlıklı hissetti ve kendine olan güveninin arttığını gördü. Daha sonra başkalarına da değerli bulgularını öğretti ve onları bu konuda cesaretlendirdi, alınan sonuçlar çok iyiydi. Bundan sonra kendini ve diğer insanları gözlemleyerek, insanları en azından faydalı olmayan, günlük hayatta alışık oldukları hareketlerden kurtulmaya ve onları garip, doğal olmayan duruş ve hareketleri bırakmaya cesaretlendirici bir sistem yarattı. Avustralya ve Yeni Zelanda’da on yıl öğretmenlik yaptıktan sonra 1904 yılında Londra’ya gitti. Çalışmaları ve fikirleri yavaş yavaş tanınmaya başladı. Daha sonra New York’ta 1943′e kadar çalıştı. Küçük kardeşi A.R.Aleksander’i metotlarını geliştirmesi için ABD’de bıraktı. “Kendini Kullanma” adlı kitabını 1932′de yayınladı ve o tarihten itibaren de öğretileri Batı dünyasında hızla yayıldı. 1955′te öldüğünde 87 yaşındaydı. Arkasında kendi çalışmalarını devam ettirecek az sayıda öğretmen bırakmıştı. Günümüzde dünyanın her yanında okulları mevcuttur ama bunların en önemlileri Londra’da bulunmaktadır. İsrail, Zürich, Londra, San Francisco, Chicago’da da önemli okulları vardır.
Doğru oturuş şekli
Aleksander Tekniği, Nasıl Uygulanır
Diğer alternatif tıp terapilerine benzemeyen Aleksander tekniği yalnızca birinin diğerine bir şeyler yaptığı bir tedavi değildir. Daha çok, bir uzmanın denetlediği ve cesaretlendirdiği bir kendi kendini eğitme sürecidir. Aleksander tekniği hastaya, vücudunu öğrenilmiş, sonradan eklenmiş hareketlerden kurtarıp kendi temel, doğal duruşu ve hareket biçimlerini kazanmayı öğretir.
Olgunluk yaşına eriştiğimizde bir çoğumuz zihni ve fiziki gerilim yaratan zararlı duruş alışkanlıkları kazanmış oluruz. Aleksander prensibi kendini organize etmenin yeni bir yoludur ve ciddiye alınması gerekir. Bütün diğer faydalı terapilerde olduğu gibi ilk önce bir tür teşhis yapılması gerekir. Aleksander öğretmenleri – ki, onların büyük bir çoğunluğu tıp doktoru değildir- kişideki hatalı duruş alışkanlıklarını ortaya çıkartırlar. Öğretmenlerinin kullandığı metotlar kişilere, günlük hayatın normal hareketlerinden sonra en uygun duruş haline gerilimsiz olarak dönebilmeleri için yardım etmektedir.
Her şeyden öte, hepimiz bazı şeyler yüzünden gergin duruyoruz, bir çoğumuz ofis masalarında eğik oturuyor, direksiyon başında kamburlaşıyor ve televizyon karşısında uygunsuz pozisyonlarda uyuyoruz. Bu gibi yanlış hareketler Aleksander tekniğini bilmeyenlerde iyice alışkanlık yaratıyor ve de fiziksel hastalıklara yol açıyor.
Gerçekten stresli yaşam koşullarımıza ek olarak bir çok kişi yürürken, otururken ve dururken tembellik yapmakta ve bunun sonucunda da yıllar geçtikçe vücutları, bezgin oturuşlarını, çökmüş omuz başlarını, çökmüş sırtlarını ve düşen başlarını düzelteyim derken dengesizleştirmektedir. Bu bezgince eğri oturuş göğüs kafesinin genişleme kapasitesini etkilemekte, bu da solunumu zorlaştırmaktadır.
Yanlış oturuş şekli
Ne için kullanılır
Aleksander tekniği vücuda duruş dengesini yeniden kazandırmayı amaçladığından özellikle aktörler, müzisyenler ve dansçılar gibi eğitimden büyük oranda faydalananlar için çok değerlidir. Bununla beraber, kişinin kendini iyi hissetmesini sağladığı ve kimi zaman da sağlığı yerinde olmayanları iyileştirdiği için bir alternatif tedavi türü olarak gittikçe daha popüler olmaktadır. Önemle üzerinde durulması gereken odur ki, her ne kadar bazı doktorlar bilinen tedavi yöntemlerine ek olarak kullanıyorlarsa da, Aleksander tekniği ilk elde belli hastalıkları iyileştirmenin bir yolu değildir.
Aleksander tekniği özel duruş problemleri, soluma güçlükleri ve konuşma bozuklukları olan kişilerde etkin olmaktadır. Aleksander’in kendisi de metodunun, hiçbir zaman tıbbî bir tedavi yöntemi olduğunu ima etmemiş, bir tür kendi kendine yardım metodu oluğunu belirtmiştir.[1][2]
Kaynaklar
Andrew Stanway,
Duruş eğitimi olarak târif edilse de, bu basit kavramın ötesinde vücûdun ve zihnin uyum içinde olmasının sağlandığı bir teknik olarak görülmelidir. Aleksander tekniği, hastaya vücûdunu öğrenilmiş, sonradan eklenmiş hareketlerden kurtarıp, kendi temel, doğal duruşu ve hareket biçimlerini kazanmayı öğretir.
Tekniğe kendi ismini veren Frederick Matthias Alexander, 1869 yılında Tazmanya’da doğdu. Şiir ve şarkılar söyleyen Aleksander, sesini yavaş yavaş yitirmeye başlayınca bunun nedenlerini araştırdı. Ayna önünde şiir okurken kendini incelediğinde, vücûdunu yanlış kullandığının farkına vardı. Her söyleyişe başlarken kafasını geriye itip boğazını kalınlaştırdığını gözlemledi. Bu garip duruş biçimi kendisine normal görünse de, düzeltmenin iyi olacağına kanaat getirdi ve böylece bu garip hareketleri yapmayıp, gerilim yaratmadan konuşabilinceye kadar egzersiz yaptı. Sonunda sesi düzeldi ve bundan sonra sesini konuşurken hiç kaybetmedi.
Aleksander, nefes alma ve daha düzgün durma alıştırmaları yapmaya devam etti. Bunun sonucunda kendini daha sağlıklı hissetti ve kendine olan güveninin arttığını gördü. Daha sonra başkalarına da değerli bulgularını öğretti ve onları bu konuda cesaretlendirdi, alınan sonuçlar çok iyiydi. Bundan sonra kendini ve diğer insanları gözlemleyerek, insanları en azından faydalı olmayan, günlük hayatta alışık oldukları hareketlerden kurtulmaya ve onları garip, doğal olmayan duruş ve hareketleri bırakmaya cesaretlendirici bir sistem yarattı. Avustralya ve Yeni Zelanda’da on yıl öğretmenlik yaptıktan sonra 1904 yılında Londra’ya gitti. Çalışmaları ve fikirleri yavaş yavaş tanınmaya başladı. Daha sonra New York’ta 1943′e kadar çalıştı. Küçük kardeşi A.R.Aleksander’i metotlarını geliştirmesi için ABD’de bıraktı. “Kendini Kullanma” adlı kitabını 1932′de yayınladı ve o tarihten itibaren de öğretileri Batı dünyasında hızla yayıldı. 1955′te öldüğünde 87 yaşındaydı. Arkasında kendi çalışmalarını devam ettirecek az sayıda öğretmen bırakmıştı. Günümüzde dünyanın her yanında okulları mevcuttur ama bunların en önemlileri Londra’da bulunmaktadır. İsrail, Zürich, Londra, San Francisco, Chicago’da da önemli okulları vardır.
Doğru oturuş şekli
Aleksander Tekniği, Nasıl Uygulanır
Diğer alternatif tıp terapilerine benzemeyen Aleksander tekniği yalnızca birinin diğerine bir şeyler yaptığı bir tedavi değildir. Daha çok, bir uzmanın denetlediği ve cesaretlendirdiği bir kendi kendini eğitme sürecidir. Aleksander tekniği hastaya, vücudunu öğrenilmiş, sonradan eklenmiş hareketlerden kurtarıp kendi temel, doğal duruşu ve hareket biçimlerini kazanmayı öğretir.
Olgunluk yaşına eriştiğimizde bir çoğumuz zihni ve fiziki gerilim yaratan zararlı duruş alışkanlıkları kazanmış oluruz. Aleksander prensibi kendini organize etmenin yeni bir yoludur ve ciddiye alınması gerekir. Bütün diğer faydalı terapilerde olduğu gibi ilk önce bir tür teşhis yapılması gerekir. Aleksander öğretmenleri – ki, onların büyük bir çoğunluğu tıp doktoru değildir- kişideki hatalı duruş alışkanlıklarını ortaya çıkartırlar. Öğretmenlerinin kullandığı metotlar kişilere, günlük hayatın normal hareketlerinden sonra en uygun duruş haline gerilimsiz olarak dönebilmeleri için yardım etmektedir.
Her şeyden öte, hepimiz bazı şeyler yüzünden gergin duruyoruz, bir çoğumuz ofis masalarında eğik oturuyor, direksiyon başında kamburlaşıyor ve televizyon karşısında uygunsuz pozisyonlarda uyuyoruz. Bu gibi yanlış hareketler Aleksander tekniğini bilmeyenlerde iyice alışkanlık yaratıyor ve de fiziksel hastalıklara yol açıyor.
Gerçekten stresli yaşam koşullarımıza ek olarak bir çok kişi yürürken, otururken ve dururken tembellik yapmakta ve bunun sonucunda da yıllar geçtikçe vücutları, bezgin oturuşlarını, çökmüş omuz başlarını, çökmüş sırtlarını ve düşen başlarını düzelteyim derken dengesizleştirmektedir. Bu bezgince eğri oturuş göğüs kafesinin genişleme kapasitesini etkilemekte, bu da solunumu zorlaştırmaktadır.
Yanlış oturuş şekli
Ne için kullanılır
Aleksander tekniği vücuda duruş dengesini yeniden kazandırmayı amaçladığından özellikle aktörler, müzisyenler ve dansçılar gibi eğitimden büyük oranda faydalananlar için çok değerlidir. Bununla beraber, kişinin kendini iyi hissetmesini sağladığı ve kimi zaman da sağlığı yerinde olmayanları iyileştirdiği için bir alternatif tedavi türü olarak gittikçe daha popüler olmaktadır. Önemle üzerinde durulması gereken odur ki, her ne kadar bazı doktorlar bilinen tedavi yöntemlerine ek olarak kullanıyorlarsa da, Aleksander tekniği ilk elde belli hastalıkları iyileştirmenin bir yolu değildir.
Aleksander tekniği özel duruş problemleri, soluma güçlükleri ve konuşma bozuklukları olan kişilerde etkin olmaktadır. Aleksander’in kendisi de metodunun, hiçbir zaman tıbbî bir tedavi yöntemi olduğunu ima etmemiş, bir tür kendi kendine yardım metodu oluğunu belirtmiştir.[1][2]
Kaynaklar
Andrew Stanway,
kanser mantarı – kanserden koruyan bitkiler – kanserden koruyan yiyecekler – mantar
kanser mantarı – kanserden koruyan bitkiler – kanserden koruyan yiyecekler – mantar
MAITAKE: (Mantarların Kralı)
Mantarın şapkası ve sapından elde edilmektedir.Mantarların kralı ya da dans eden mantar olarak tanınır.Asya , Avrupa ve Kuzey Amerika’da ılıman bölge ormanlarında yetişmektedir. Zamanımıza kadar yapılan araştırmalarda, maitake mantarının özellikle T hücrelerini, makrofajları harekete geçirip vücudun doğal bağışıklığını öne çıkarmaktadır.
Maitekenin fraksiyonları akciğer, kolon, karaciğer , prostat, beyin tümörlerinde büyümeyi yavaşlatan bir potansiyel olarak görülüyor. Diyabet, kolesterol, hipertansiyon, bağışıklık sistemi uyarıcısı olarak ve kilo kaybına karşı kullanımı önerilmekte. Kanserden korunmak için, kanser tedavisinde destek olarak ve kanser kemoterapisinin yan etkilerini azaltmak için kullanılabilir. Kullanım Önerisi: Günde 2 defa , yemeklerden sonra 1’er kapsül.
SHIITAKE: (Lentinan içeriği sayesinde kanser düşmanı)
Asyada ormanlarda büyüyen ya da kültürde yetişebilen, yemekleri yapılan bir mantar türüdür. Mantarın içindeki lentinon sayesinde bağışıklık sistemini kuvvetlendirerek kanser ve AİDS’in yayılımını interferon oluşturarak engellediği için, kullanımı tavsiye edilmektedir. Shiitakenin içerdiği lentininin kanser tedavisinde oluşan yan etkileri azalttığı ileri sürülmektedir. Yüksek kolesterolde, bağışıklık sistemi uyarıcısı olarak ve enfeksiyonlarda destek tedavisi olarak kullanılır. Kanserden korunmak için, kanser tedavisinde ve kanser kemoterapisinin yan etkilerini azaltmak için beslenme desteği olarak etkili olabilen bir üründür. Özellikle mide kanserinde, kolon kanserinde ve prostat kanserinde lentininin, sağ kalma ve bağışıklığa önemli katkıları olduğu açıklanmıştır. Kullanım Önerisi: Günde 2 defa , yemeklerden sonra 1′er kapsül.
REISHI: (Ölümsüzlük Mantarı)
Japonya’da Japon Sağlık Bakanlığı tarafından kanserin tek bitkisel ilacı olarak kabul edilmiştir. “Tanrının Bitkisi” de denilmektedir. “Ölümsüzlük Mantarı” Çin’de gençlik pınarının ve uzun yaşamın kaynağı olarak kabul edilmektedir. Anti-aging, antioksidan, anti-allerjik, anti-hipertansif, anti-diyabetik özellikleri vardır. Bağışıklılık sistemini güçlendirir. Karaciğeri korur ve sinir toniği olarak kullanılır. Linghzi kelimesi Çince’de manevi gücün bitkisi anlamına geldiği halde ölümsüzlük mantarı olarak ünlenmiştir. Latince adı Ganoderma lucidum olan mantar Japonya’da Reishi olarak bilinmektedir.
İnsan sağlığı için sayısız faydaları ve bugüne kadar herhangi bir yan etkisi görülmediği için, doğuda şifalı bitkiler arasında çok ünlüdür. Linghzi’yi bu kadar ünlü yapan ise uzun yaşamın sırrını vaadetmesi ve anti-kanser özelliğidir. Astımlı kişilerde öksürük ve diğer solunum şikayetleri için, bronşitin önlenmesi için, kardiyovasküler tedavilerde, yüksek trigliserit ve kan basıncı tedavileri için, karaciğer hastalıklarının tedavisi için, alerjilerde, HIV tedavisi için, radyoterapi ve kemoterapinin yan etkilerinin azaltılması veya elimine edilmesi için faydalıdır. Kullanım Önerisi: Günde 2 defa, yemeklerden sonra 1’er kapsül.
MAITAKE: (Mantarların Kralı)
Mantarın şapkası ve sapından elde edilmektedir.Mantarların kralı ya da dans eden mantar olarak tanınır.Asya , Avrupa ve Kuzey Amerika’da ılıman bölge ormanlarında yetişmektedir. Zamanımıza kadar yapılan araştırmalarda, maitake mantarının özellikle T hücrelerini, makrofajları harekete geçirip vücudun doğal bağışıklığını öne çıkarmaktadır.
Maitekenin fraksiyonları akciğer, kolon, karaciğer , prostat, beyin tümörlerinde büyümeyi yavaşlatan bir potansiyel olarak görülüyor. Diyabet, kolesterol, hipertansiyon, bağışıklık sistemi uyarıcısı olarak ve kilo kaybına karşı kullanımı önerilmekte. Kanserden korunmak için, kanser tedavisinde destek olarak ve kanser kemoterapisinin yan etkilerini azaltmak için kullanılabilir. Kullanım Önerisi: Günde 2 defa , yemeklerden sonra 1’er kapsül.
SHIITAKE: (Lentinan içeriği sayesinde kanser düşmanı)
Asyada ormanlarda büyüyen ya da kültürde yetişebilen, yemekleri yapılan bir mantar türüdür. Mantarın içindeki lentinon sayesinde bağışıklık sistemini kuvvetlendirerek kanser ve AİDS’in yayılımını interferon oluşturarak engellediği için, kullanımı tavsiye edilmektedir. Shiitakenin içerdiği lentininin kanser tedavisinde oluşan yan etkileri azalttığı ileri sürülmektedir. Yüksek kolesterolde, bağışıklık sistemi uyarıcısı olarak ve enfeksiyonlarda destek tedavisi olarak kullanılır. Kanserden korunmak için, kanser tedavisinde ve kanser kemoterapisinin yan etkilerini azaltmak için beslenme desteği olarak etkili olabilen bir üründür. Özellikle mide kanserinde, kolon kanserinde ve prostat kanserinde lentininin, sağ kalma ve bağışıklığa önemli katkıları olduğu açıklanmıştır. Kullanım Önerisi: Günde 2 defa , yemeklerden sonra 1′er kapsül.
REISHI: (Ölümsüzlük Mantarı)
Japonya’da Japon Sağlık Bakanlığı tarafından kanserin tek bitkisel ilacı olarak kabul edilmiştir. “Tanrının Bitkisi” de denilmektedir. “Ölümsüzlük Mantarı” Çin’de gençlik pınarının ve uzun yaşamın kaynağı olarak kabul edilmektedir. Anti-aging, antioksidan, anti-allerjik, anti-hipertansif, anti-diyabetik özellikleri vardır. Bağışıklılık sistemini güçlendirir. Karaciğeri korur ve sinir toniği olarak kullanılır. Linghzi kelimesi Çince’de manevi gücün bitkisi anlamına geldiği halde ölümsüzlük mantarı olarak ünlenmiştir. Latince adı Ganoderma lucidum olan mantar Japonya’da Reishi olarak bilinmektedir.
İnsan sağlığı için sayısız faydaları ve bugüne kadar herhangi bir yan etkisi görülmediği için, doğuda şifalı bitkiler arasında çok ünlüdür. Linghzi’yi bu kadar ünlü yapan ise uzun yaşamın sırrını vaadetmesi ve anti-kanser özelliğidir. Astımlı kişilerde öksürük ve diğer solunum şikayetleri için, bronşitin önlenmesi için, kardiyovasküler tedavilerde, yüksek trigliserit ve kan basıncı tedavileri için, karaciğer hastalıklarının tedavisi için, alerjilerde, HIV tedavisi için, radyoterapi ve kemoterapinin yan etkilerinin azaltılması veya elimine edilmesi için faydalıdır. Kullanım Önerisi: Günde 2 defa, yemeklerden sonra 1’er kapsül.
abdestbozan otunun özellikleri – abdestbozan otu neye iyi gelir
abdestbozan otunun özellikleri – abdestbozan otu neye iyi gelir
Gülgillerden; siyah ve yeşil boya çıkartılan bir bitkidir. Rutubetli yerlerde yetişir. Boyu 70 santimetre kadardır. Kökü akıcıdır.
Mideyi kuvvetlendirir. Göğüs ağrılarını dindirir.
Ateşi düşürür. Boğmaca, öksürük ve baş ağrılarını keser.
Vücuda dinçlik verir. Balgam ve ter söker.
Burun kanamalarını keser. Bademcik şişlerini indirir.
Mide yanması ve bağırsak gazlarını giderir. Çıbanın olgunlaşmasına yardım eder.
Gülgillerden; siyah ve yeşil boya çıkartılan bir bitkidir. Rutubetli yerlerde yetişir. Boyu 70 santimetre kadardır. Kökü akıcıdır.
Mideyi kuvvetlendirir. Göğüs ağrılarını dindirir.
Ateşi düşürür. Boğmaca, öksürük ve baş ağrılarını keser.
Vücuda dinçlik verir. Balgam ve ter söker.
Burun kanamalarını keser. Bademcik şişlerini indirir.
Mide yanması ve bağırsak gazlarını giderir. Çıbanın olgunlaşmasına yardım eder.
semiz otu – semiz otunun yararları – semiz otunu nasıl tüketilmelidir
semiz otu – semiz otunun yararları – semiz otunu nasıl tüketilmelidir
Semizotu Bitkisi: Semizotu, yaprakları salata olarak ya da ıspanak gibi pişirilerek yemeklerde kullanılan bir sebzedir. C vitamini ile demir bakımından zengin bir besindir. Ayrıca, bol miktarda Omega3 yağ asidi içerir.
Semizotunun Faydaları: Mide ve bağırsak hastalıklarında faydalıdır. Bağırsakları yumuşatır ve mide yanmasını giderir. İdrar söktürür ve kabızlığı giderir. Kanı temizler. Sinirleri yatıştırıcı etkisi ile zihin yorgunluğu ve uykusuzluğa iyi gelir. Dalak şikâyetlerini azaltır. Kanın pıhtılaşmasını kolaylaştırıcı etkisi özellikle iç kanamaları durdurmakta faydalıdır. İdrar yanmasını giderir. Böbrek kumlarını ve taşlarını dökmeye yardımcı olur. Bronşları açarak bronşite iyi gelir. Kandaki şeker oranını düşürür. Ayrıca, solucanları dökmeye de yardımcı olur.
Semizotu Nasıl Kullanılır: Semizotu genellikle etli yemeği, böreği ya da salatası yapılarak tüketilir. Ayrıca, yoğurt ile birlikte de farklı bir lezzet oluşturur. Tıbbi amaçla; Lapa haline getirilip başa konursa baş ağrısını keser, yanık ve apselere konursa iyileşmesini kolaylaştırır.
Semizotu Bitkisi: Semizotu, yaprakları salata olarak ya da ıspanak gibi pişirilerek yemeklerde kullanılan bir sebzedir. C vitamini ile demir bakımından zengin bir besindir. Ayrıca, bol miktarda Omega3 yağ asidi içerir.
Semizotunun Faydaları: Mide ve bağırsak hastalıklarında faydalıdır. Bağırsakları yumuşatır ve mide yanmasını giderir. İdrar söktürür ve kabızlığı giderir. Kanı temizler. Sinirleri yatıştırıcı etkisi ile zihin yorgunluğu ve uykusuzluğa iyi gelir. Dalak şikâyetlerini azaltır. Kanın pıhtılaşmasını kolaylaştırıcı etkisi özellikle iç kanamaları durdurmakta faydalıdır. İdrar yanmasını giderir. Böbrek kumlarını ve taşlarını dökmeye yardımcı olur. Bronşları açarak bronşite iyi gelir. Kandaki şeker oranını düşürür. Ayrıca, solucanları dökmeye de yardımcı olur.
Semizotu Nasıl Kullanılır: Semizotu genellikle etli yemeği, böreği ya da salatası yapılarak tüketilir. Ayrıca, yoğurt ile birlikte de farklı bir lezzet oluşturur. Tıbbi amaçla; Lapa haline getirilip başa konursa baş ağrısını keser, yanık ve apselere konursa iyileşmesini kolaylaştırır.
Erik her derde deva
Erik her derde deva
Uzmanlar, yeşilden sarıya, kırmızından mora kadar çeşitli renkte ve tatta olan eriğin birçok derde deva olduğunu belirtiyor
Market, manav ve pazarlarda tezgahları süslemeye başlayan yeşil eriğin bol miktarda B vitamini içerdiğini ifade eden uzmanlar, “Erik, kansızlığı giderir, iştah açar ve hazmı kolaylaştırır Romatizma, mafsal kireçlenmesi ve nikriste faydalıdır Ateş düşürücü etkisi de olan erik, diş temizliğine de yardımcı olur
Regl düzenleyici, idrar söktürücü ve terleticidir Tuzsuz rejim yapan ve romatizma rahatsızlığı olanlara iyi geldiği bilinmektedir Kalp ve böbrek hastalıklarına, karaciğer hastalıklarına karşı B vitamini ihtiva eden erik, bu özelliği sayesinde sinir sistemini takviye eder Çekirdekleri ise bağırsak solucanlarını düşürmekte kullanılır” dedi
Türkiye’deki en tanınmış erik çeşitleri can eriği, papaz eriği, mürdüm eriği ve tatlı üryani eriği olarak biliniyor Türkiye’nin hemen her yöresinde yetiştirilen erik, daha çok taze meyve olarak tüketildiği gibi komposto, hoşaf, şurup, pekmez, reçel, marmelat veya kurutularak saklanıyor İlkbaharda çıkan eriğin yeşil, kırmızı ve sarı meyvesi sonbahara kadar, kurutulmuşu da yıl boyunca tüketilebiliyor Latince adı “Prunus domestica” olan erik, en eski yazılı belgelere göre 2000 yıldır biliniyor
Kafkasya ve Hazar Denizi çevresinden dünyaya yayıldığı sanılan eriğin erkenci döneminde çıkanına “can eriği”, yaz ortalarında olgunlaşanına “Japon ya da İtalyan eriği” deniyor Ağustos’ta olgunlaşmaya başlayan “Avrupa eriği” ise Ekim ayına kadar yenebiliyor
Uzmanlar, yeşilden sarıya, kırmızından mora kadar çeşitli renkte ve tatta olan eriğin birçok derde deva olduğunu belirtiyor
Market, manav ve pazarlarda tezgahları süslemeye başlayan yeşil eriğin bol miktarda B vitamini içerdiğini ifade eden uzmanlar, “Erik, kansızlığı giderir, iştah açar ve hazmı kolaylaştırır Romatizma, mafsal kireçlenmesi ve nikriste faydalıdır Ateş düşürücü etkisi de olan erik, diş temizliğine de yardımcı olur
Regl düzenleyici, idrar söktürücü ve terleticidir Tuzsuz rejim yapan ve romatizma rahatsızlığı olanlara iyi geldiği bilinmektedir Kalp ve böbrek hastalıklarına, karaciğer hastalıklarına karşı B vitamini ihtiva eden erik, bu özelliği sayesinde sinir sistemini takviye eder Çekirdekleri ise bağırsak solucanlarını düşürmekte kullanılır” dedi
Türkiye’deki en tanınmış erik çeşitleri can eriği, papaz eriği, mürdüm eriği ve tatlı üryani eriği olarak biliniyor Türkiye’nin hemen her yöresinde yetiştirilen erik, daha çok taze meyve olarak tüketildiği gibi komposto, hoşaf, şurup, pekmez, reçel, marmelat veya kurutularak saklanıyor İlkbaharda çıkan eriğin yeşil, kırmızı ve sarı meyvesi sonbahara kadar, kurutulmuşu da yıl boyunca tüketilebiliyor Latince adı “Prunus domestica” olan erik, en eski yazılı belgelere göre 2000 yıldır biliniyor
Kafkasya ve Hazar Denizi çevresinden dünyaya yayıldığı sanılan eriğin erkenci döneminde çıkanına “can eriği”, yaz ortalarında olgunlaşanına “Japon ya da İtalyan eriği” deniyor Ağustos’ta olgunlaşmaya başlayan “Avrupa eriği” ise Ekim ayına kadar yenebiliyor
Adaçayı Nelere İyi Geliyor – Gribe İyi Gelen Bitkiler
Adaçayı Nelere İyi Geliyor – Gribe İyi Gelen Bitkiler
Almanya’da hastalar üzerinde denemesi yapıldı.
Gribe karşı ada çayı gargarası
Almanya’da boğaz ağrısı şikayetiyle hastaneye başvuran 286 kişiye üç gün süre ile ada çayıyla gargara yaptığını ve hastalarda boğaz ağrısı şikayetinin azaldığı belirtildi. Uzmanlar, “İki-üç poşet ada çayını, su ile kaynatın. Boğazınızın dayanabileceği bir sıcaklığa gelince, şeker ilave etmeden ağzınıza alıp gargara yapın. Gribe karşı bire bir” diyor.
Almanya’da hastalar üzerinde denemesi yapıldı.
Gribe karşı ada çayı gargarası
Almanya’da boğaz ağrısı şikayetiyle hastaneye başvuran 286 kişiye üç gün süre ile ada çayıyla gargara yaptığını ve hastalarda boğaz ağrısı şikayetinin azaldığı belirtildi. Uzmanlar, “İki-üç poşet ada çayını, su ile kaynatın. Boğazınızın dayanabileceği bir sıcaklığa gelince, şeker ilave etmeden ağzınıza alıp gargara yapın. Gribe karşı bire bir” diyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)